"Türkiye Türklerindir +40" Bloguna Hoş geldiniz!!!

Ey Türk Milleti!
Birinci vazifen seni İslamcılık ve Türkçülükle benliğinden koparan, Araplaştıran din, devlet, ticarette sana yer vermeyen, seni küçük dereceli askeri görevlere vererek ölüme süren, sana hocalık, başbuğluk eden hainlere giydirdiğin tacı geri almaktır. Bunu yapabilmen için seni uyandıracak her türlü bilgi ve belge mevcuttur. Ya özgürlüğünü kazan ya da öl. Kölelikle atalarının kemiklerini sızlatma. Arap Rumların ırkçı kinci ensest sapık dinlerinden çık. Kurtuluşun başlangıcı burasıdır. Aklen kurtulmadıkça saltanatın da olsa kölesindir unutma. Sen özgür birey olmadıkça kardeşliğin önemi yoktur. Devletin her yüksek kademesine göz dik yerini al. Tırsma. Çabala, savaş ve kazan! Birlikte yaşadığın kavimlerle kardeşlik o zaman daha güzel olacaktır. Alaeddin Yavuz

Tarih boyunca atalarımız günümüzdeki kadar, her türlü bilgiye ulaşabilecek böyle bir çağ yaşamadılar.
Bizler tümünden şanslıyız. Buna dayanarak, blog içerikleri binlerce yıldır doğru bilinenleri sorgulamaktadır.
İster bu bloğda, ister okulda, camide veya başka yerde hiçbir yazılanı, öğretileni “sorgulamadan, araştırmadan” doğru kabul etmeyiniz!
Vatan-Millet davası,hiçbir kurum veya kuruluşa havale edilemez, milletçe sahiplenilmedikçe hiç bir dava milli değildir.
Davasına sahip çıkmayan halk da millet değil sürüdür. Adilyargıç/Keykubat.

Blog yazılarının telif hakları-copyright © “adilyargic; adilyargicc; keykubat.blogspot.com ve keykubat.blogcu.com” rumuzlarıyla yazan Alaeddin Yavuz’a aittir.
Hala okumak istiyorsanız buyurunuz.

Saygılar, sevgiler!

Hakkımda

Fotoğrafım
Balıkesir , Bandırma , Türkiye
KENDİLERİ İÇİN PLAN YAPMAYAN MİLLETLER, BAŞKALARININ KENDİLERİ İÇİN YAPTIKLARI PLANLARA RAZI OLURLAR.Keykubat- ATATÜRK'TEN SONRA ÜLKEMİZDEN TÜRK ve MÜSLÜMAN HALKLAR İÇİN PLAN YAPAN ve EZİLEN HALKLARA ÖNDER OLACAK SİYASET İZLEYEN BİR LİDER ÇIKMAMIŞ, ARDILLARI,ONUN İZLEDİĞİ ANTİ EMPERYALİST SİYASETİ TERK ETMİŞ,DEVLETİ AB-D KUCAĞINA ATMIŞ VE ONLARA BAĞLILIĞI ATATÜRKÇÜLÜK SAYMIŞ,HALKIMIZIN DİNİ VE IRKİ DEĞERLERİNİ AŞAĞILAYARAK TAHRİK ETMİŞ, KADEMELİ OLARAK HALKIMIZI HIRİSTİYANLAŞTIRMAK İÇİN DIŞ GÜÇLERCE GİZLİ-AÇIK DESTEKLENEN SAPIK DİNCİ YAPILANMALARI GÜÇLENDİREREK,İKTİDARA TAŞIMIŞ,IRK,MEZHEP BAĞLAMINDA KARŞILIKLI DÜŞMANLIKLAR YARATMIŞ, ÜLKENİN KAYNAK VE SERMAYESİNİ YABANCILARA PEŞKEŞ ÇEKMİŞ,YUKARIDA SAYILAN AB-D PROJELERİNE GÖRE ASKERİ DARBELERLE KENDİ MİLLETİNİ SİNDİREREK BÖLÜNMENİN YAŞANDIĞI BÖYLE GÜNLERDE BİLE TEPKİSİZ KALMASINI SAĞLAYAN KORKU ORTAMINI HAZIRLAMIŞ,BENZER MUHTELİF İHANETLER İÇİNDE BİR ŞEKİLDE YER ALMIŞLARDIR.İÇİNDE BULUNDUĞUMUZ GÜNÜN DURUMU BUDUR-Keykubat İNSAN,PRANGA VURULMAKLA,KIRBAÇLANARAK ÇALIŞTIRILMAKLA ESİR OLUR.ESİRLİĞİ YAŞAM BİÇİMİ OLARAK BENİMSERSE KÖLE OLUR. VATANINIZA,DEĞERLERİNİZE,ÖZGÜRLÜĞÜNÜZE SAHİP,HER TÜRLÜ EMPERYALİZME KARŞI ÇIKIN!!! Keykubat

Toplam Sayfa Görüntüleme Sayısı

Translate

Bu Blogda Ara

IŞİD etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
IŞİD etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

24 Kasım 2015 Salı

AMERİKA VE AVRUPA İLE ÇALIŞAN TERÖR ÖRGÜTLERİ MÜSLÜMAN DEĞİLLERDİR.

EL KAİDE, IŞİD,BOKO HARAM GİBİ SİYONİST ÖRGÜTLER VE ONLARI DESTEKLEYEN DÖRT DİN, BEŞ KİTAPTAN OLAN NURCULAR DA MÜSLÜMAN DEĞİLLERDİR.


1565'te İspnayol armadasını Manş denizine gömen İngiltere, dünyanın hakimi olur. 19.yüzyılda da perçinler. 14.yüzyılda fransa ve Papalığın Mason kıyımından kurtulan masonlar Almanya, Rusya ve İngiltere İskoçya'ya sığınmışlardır.

İngilizleri güç yapan bu mason Tapınak Şövalyeleri örgütüdür. Temeli Süryani, Nasturi, Sabi İncillerine dayalı bu Mason dini temel olarak Tevrat ve ondan doğan üç dinin temelidir. İslam'a da çok benzemektedir.İngilizler de Masonluktan ve Hristiyanlıktan önce de Sabilik Sin mezhebi temelli bir dine inanıyorlardı. Thames nehri kıyısında Hristiyanlığın ilanıyla yıkılan İnanna heykeli hala Games Of The Throne dizisinin fragmanında gösterilmektedir.

Türk Tengrizmine de M.Ö.II. yüzyılda giriği, Tengrizm dininde Sin ve diğer Sabi tanrılarının adlarına rastlanmasından tanık oluyoruz. Çünkü Tengrizm ile ilgili en eski kayıtlar M.Ö.II. yy.dan geriye gidememektedir. Muhammet de peygamberlik öncesi Sabi/Süryani olmuştu zaten.

Bu yüzden kendisine Sabi Muhammet derlerdi Kureyşliler de kabilesinin İrani dini Mecusilikten döndüğü için dönek anlamında "Sabiyye/Dönek" derler, Sabiliğin yıldızlara tapınma olması yüzünden de "Sebat et nücum=Yıldız göründü(Bakara 62.meali E.H.Yazır)" derlerdi.

Bu benzerlik durumunu fırsat bilen Masonlar, dünyada tek din yaratmak için faaliyete geçtiler. Hristiyanlıkta Ortodoksluk ve Katoliklik dışında yeni dinler ya da mezhepler, tarikatlar ürettiler. Alman Martin Luther de Nasturliğin temelini atan Aziz Agustin tarikatındandı ve Süryani İnciline inanıyordu. Süryaniliğin Tevrat, İncil, Kur'an'ın temeli olması onları tek dünya dini yaratmaya sevk etmiştir.

Bu aşkla yeryüzü milletlerini "İngiliz küresel egemenliğinin kölesi edecek, yani İngilizlere hizmet edecek yeni bir dünya dini" yaratmak için, İslam dünyasında da 18.yy.da (1739) Vehhabilk, 19.yy.da Hintli Ahmedi Kadiyanilik, Iran da Bahailik, Misir da Efganilik, Kurtlerde Nurculuk, dinleri üretilmiştir. Hepsi Ingiliz Mason Islamidir, Siyonizmdir. Hilafeti Turklerden almayi amaclar ve Osmanli hiç birini Musluman saymadi.

Bu Mason dinlerine geçmi 270 yıl içinde girenler, kendini gazi, şehit sayanlar, Mısır'ın Selefileri ve şu an Suriye'de Esad rejimine karşı savaşan Haçlı askeri olmuş Müslüman kılıklı siyonist 43 terör örgütüne mensup olanlar cenneti kiyamette Ingiltere Kralicesinden istemek zorunda kalacaklardir.

Bu günküler de herhalde G.W.Bush, Barrack Obama'dan isteyeceklerdir.

Zira Irak, Suriye ve diğer Müslüman ülkelerde Mason küresel sermaye çıkarına savaşan bu dine mensup, Masonlar asla Müslüman değillerdir. Buna inanıyorlarsa bu yazımdaki tespitlerin kaynağı olan kitapları da iyice araştırmaları gerekecektir.

Bana bunları yazdığım, tespit edip belgelendirdiğim için kızabilirsiniz ama, madem ki ölüm sonrası bir yaşama ve hesap gününe inanıyorsunuz, 6000 yıldır yeryüzünde sayısız din çıktı ve hepsi bozuldu. Ama hepsi dinlerinin bozulduğunu inkar etti ve hala da öyle.
Peki, hesap günü huzuru mahşerde bu kadar bozuklukları, dış müdahaleleri belgeli uyarılara rağmen siz yargı önünde geldiğinizde denilse ki;

-"Siz aklınızı kullanıp gerçeği aramadınız, uyaranlara kulak asmadınız. Onlar haklıydı, biz size böyle din indirmedik" Denilirse ne yapacaksınız?

Mezhepler ve tarikatların sebebi de bu sorudur zaten.
Ya aldatıldıysanız?

Bakın, ESAD veya Kaddafi ve diğerlerine karşı savaşanların destekçileri Haçlı-yahudi, Süryani koalisyonu iken siz "hangi cihattan" bahsediyorsunuz?

1950'den beri Irak Türkmenleri kıyılırken bir tane ses çıkartan oldu mu?
Suriye'de Rusya'nın C.I.A, MI6, MOSSAD ajanlarına eğittirdiği, ülkemizinde katkıda bulunduğu, Vehhabi Çeçen, Çerkez, Mısır'lı Selefi Müslüman Kardeşler v.b. 43 örgütünü vurunca mı Türklük akıllarına geldi?
Bu olaydan iki gün önce Irak Tuzhurmatu'da Türkmenleri Barzani Musevi Kürtleri öldürürken, mallarını yağmalarken neredeydiler?

Hala daha iki gün önce TBMM milletvekili yemininde "TÜRK" adını sindiremediğini söyleyen Mehmet Ali Yılmaz Süryani'si ile Leyla Zana Süryani Ermeni'si, milletvekili yemininden ve anayasadan "TÜRK-TÜRKİYE" adlarını çıkartmak için çalışırken, Avrupa parlamentosunda 13 yıldır "Türklüğü kazıyacağız" diyen AKP'li Süryani devşirmesi cumhurbaşkanı, bakanları şimdi mi Türk oldular?
Güldürmeyin...

Türkmen Dağı dedikleri Aleviyye Dağları, üç ay kadar önce boşaltıldı ve oradaki Türkmenlerin hepsi yurtlarını bırakıp Lazkiye ve Hatay'a göçtüler. AKP onlara sahip çıkmadı.
Aleviyye dağlarında sadece bu işbirlikçi dönme Vehhabi çeteleri vardır. İşte bütün dünyaya İslamı kötü gösteren, İslamdan nefret ettiren bu Yahudi, Hristiyan dönmeleri Siyonist Semitiklerdir.
Bunlar, kıyamette Siyon dedikleri Turu Sina dağında toplanıp Mesih İsa'nın önünde toplanacaklarına inanan sahte Müslümanlardır.

Kur'anda Mesih yoktur. Süryani, Sabi İncilinde İsa şeytandır. Muhammet de Musa da şeytandır. Kur'an'a ve Sabiliğe göre Mesih inmeyecektir. Zerdüştlükte mesih ise İranlılar için inecektir.
Bunlar uydurma sapkınlıklardır. İslam ile de bağları yoktur.

Hepiniz haçlı ordusu olduğunuz görmez misiniz.?
Takdir sizindir, iyi okumalar.





Alaeddin Yavuz/
Alaeddin Yavuz wordpress
keykubat
/adilyargic
/ adilyargicc http://adilyargic.blogspot.com/…/19yymason-islami-dinlerini…

25 Şubat 2015 Çarşamba

SON YILLARIN OLAYLARI SAVAŞA ZORLAMA BASKILARIDIR.

Türkiye bir yerlere girmeye zorlanıyor. Yeni değil uzun zamandır bu bir gerçek.

2003 Mart teskeresiyle Irak'a girmek ve ülkeyi Amerikan üssü haline getirecek girişimler boşa çıkarılmış, 2088'de 1992'nin tekrarı olan Gürcü-Rus savaşına girmemiz, zamanın genelkurmayının çabalarıyla engellendi. 2011 Libya işgaline bira tuz atarak kurtulduk, ardından gelen Suriye işgali üstümüze yıkıldı ondan da El Nüsra, ÖSO, IŞİD, EL KAİDE örgütleri öne sürülerek kurtulundu.

Bunlar, küresel işgalci Haçlı ve Lev Tahor Yahusisi Mason sermayenin hoşuna gitmedi.

PKK'ya doğu Anadolunun peşkeş çekilmesi, şehirlerin yağmalanması, eğitim kurumlarından sokaklara anarşinin hortlatılması, öğrenci olayları, tecavüzler, insanlık dışı cinayetler hep "kaos üretim merkezlerinin" ve işbirlikçilerinin işleridir.

Kuzeyde, her ne kadar geçenlerde Rusya ve Ukrayna ateşkese razı oldularsa ola bitmemiştir. ABD, Ukrayna'ya daha iki gün önce 600 asker göndereceğini açıklamış, bu RT ve EuroNews kanallarında haber olmuştur.

Rusya'Nın Kırımda dahi kalmasına razı olmayan küresel sermaye, Rusya'yı Ukrayna, Türkiye ve Kafkaslardaki Vehhabi Çeçen, Çerkez, Yahudi Kırım Tatarları, Gürcistan ve Türkiye ile Karadenizin ötesine hapsetmek istemektedir. Aynı baskıyı doğudan Japonya, Çin, Tayvan, G.Kore gibi ülkeler ve Filipinlerle yürütmektedir.

Rusya'Nın başına getirilen Putin küresel sermayeyi ciddi olarak tehdit etmektedir.

Ukrayna sorunu, Rusya'nın Karadeniz'in
ardına hapsedilmesini hedeflemektedir.
Suriye'nin ve ABD'den korkuya düşmüş, Ortadoğu Müslüman ülkeleri ile Afrika ülkeleri de Rusya ve Çin'i alternatif, kurtarıcı bir denge unsuru olarak gördüklerinden ABD'nin hegemonyası "prestij" kaybına uğramaktadır. 

Çin'in de ABD muhalifliğine katılmasına ek olarak, ABD'nin küresel hakimiyetinden hoşnut olmayan AB ülkelerindeki bazı milliyetçi sermaye de bir meydan okuma içinde olmasa da hoşnutsuzluğunu göstermektedir.

Örneğin Almanların Libyaişgaline destek vermemeleri, bazı Avrupa ülkelerinde ABD karşıtı toplantıların yapılmaları gibi olaylar aratarak sürmektedir.

İşin kötüye gittiğini gören ABD'de üstlenmiş küresel sermaye, Obama'nın "demokratik kişiliği, yumuşak emperyalizm faaliyetlerini" korkaklık, başarısızılık olarak görmekte ve Obama'nın ABD senatosundaki çoğunluğunu elinden alarak, faşist, köktendinci Cumhuriyetçileri beslemektedir.

Bütün bu gelişmeler ışığında, ABD, Türkiye'nin bir an önce, Suriye, Ukrayna, Kafkasya, İran cephelerinde aktif askeri güç/jandarma olarak görev alması için baskı yapmaktadır.
Putin, Obama görüşmeleri
barışçıl sonuçlanmıyor.

Bunu yaşama geçirmek için de Türkiye'ye de beslettiği Irak Suriye'deki terör örgütlerini, ülkemizdeki uyuyan yapılanmalarını harekete geçirerek hükumeti ve devleti tehdit ile Jandarmalık görevine zorlamaktadır.

Sözde IŞİD tehdidi yüzünden Süleyman Şah türbesinin kaçırılmasını takiben Malatya'da iki uçağın kaza ile düşmesi pek akıllıca gelmediğinden, gerçekte, ülkemizin savaşa zorlanması amacıyla düşürülmesinin düşünülmesi akılcı olacaktır. Bu da ülkemizin savaşa zorlanmasından başka şey değildir.

Seçim öncesi de sonrası da AKP buna cesaret edemez. Savaş kan, ölüm, yağma, talan, işsizlik ve kıtlık getirir. AKP'yi ilk boğacak olan onu ayakta tutan kesim olur. 

AKPKK bunun bilincinde.

Ama bir gün kaçınılmaz son kapıyı çalacak, bundan da kaçış olmayacaktır.

Bakalım daha ne kadar idare edebilecekler.
ALMAN EKONOMİ BAKANI SİGMAR GABRİEL
ABD TİCARETİNDE KAYIP ENDİŞESİ OLDUĞUNU
AÇIKLADI VE İŞ ADAMLARINI UYARDI.
(Tıkla)


Siyaset tarihimizin gelmiş geçmiş en fırıldak siyasetçisi Recep Tayyip Erdoğan ve AKPKK'sı bu baskılara bakalım daha ne kadar dayanabilecekler?

Sevgili milletimiz ise, her şeyin hep böyle gideceği rahatlığı içinde AKP'nin kendilerine verdiği kıymet ölçüsünde sunduğu büyük-küçük nafakaların hep süreceği zannından kurtulmalı, bastıkları toprağa aktif olarak sahip çıkmalıdırlar.

Son yıllarda yaşadığımız ve yaşamakta olduğumuz her türlü olumsuz olayların ardında bizi savaşa zorlama siyasetleri olduğunu lütfen görelim.

Bir de AKP'li milletvekilleri Osmanlıcılık adı altında sarıklı türbanlı resimleriyle kendilerini tanıtma kampanyasına başladılar. Oysa, sarık kökeni İslam'a dayanmayan, şeytana Güneş Tanrıçasına tapınam dini olan Sabilikten ve Keldanilikten alır.

IŞIK KRALI (NUR) olarak anılan tanrı, ilk yarattığı meleklerine, kızlarına (karılarına) "nurdan hale"den bir taç yapar giydirir. Bu halenin temsili olarak da "Beyaz Sarık" örtmelerini emreder. Sabilerin kutsal kitabı "Ginza di Rba" (Öğretmen Ze Cin'i/Hazine) theogony (Tanrı yaratılış) ve Cosmogony (Evren yaratılış) yaratılış mitlerinde bu genişçe açıklanır.

2003 Gürcistan Azınlık Raporu da (A.B parlamentosuna sunulan) R.T.Erdoğan'ın Gürcistandaki kökeni olan Batum Bakata  (Asi demekmiş)kasabasının da Batum'un da 1915'de Enver paşanın tehcirinden kaçan Süryanilerin sığındığı kasaba olması, Süryanilerin de Sabilerin Ortodoks Hristiyanlığa geçmiş Sabi kavmi olması (Armiler ve Haramiler) bu bağı doğrulamaktadır.

Yani, Osmanlı adı altında Kürtçe, Aramice dil ve gelenekleri yerleştirilmekte, halkımızın dini, giyimi, günlük yaşamı dönüştürülmektedir.

Buı dönüştürmenin uzaması da savaşa girmeyi erteleme gerekçelerinden biri olarak AKPKK'yi başımıza getiren küresel güçlere sunuluyor olabilir inancındayım.
Şarkıcı Atilla Taş'ın bir Twitter paylaşımıyla da bu konuyu bağlayalım;

Osmanlılaştırma hızla sürüyor. Aslında bu Sabileştirmedir.
Sabilerin kitabında Allah beyaz sarık giyer ve Adem'e de
bundan giydirir, diğer meleklerede.
İslam'daki Sarık ise Sabilikten Yahudiliğe geçmiş Sarığın
kutsanmasıdır ama pek de üstünde durulan şey değildir.
Sarık Sabi Beyt Şems Yahudileri, Sabiler, Süryaniler,
Keldaniler kısaca "ŞEYTANA TAPINANLARIN" kıyafetidir

Takdir sizlerindir.


Alaeddin Yavuz/
Alaeddin Yavuz wordpress
keykubat
/adilyargic
/ adilyargicc

7 Ekim 2014 Salı

800 YILLIK HAİNLER, BİZİ IŞİD'LE KORKUTAMAZ!


Geçmiş yazılarımda yazdım. 
Taliban terör örgütü kullanılarak 1979’larda SSCB Afganistan’dan çıkartıldı. Ama, Afganistana giren haçlı orduları ülkeden çıkmadı. Taliban tatsızlık vermeye başladı, “işiniz bitti gidin” gibisinden.

Hemen El Kaideyi yerleştirdiler. Bu örgütü büyüterek, 11 Eylül 2001 New York İkiz Kule tezgahını bu örgüte yamayıp, Haçlı seferi başlattılar, 2001'de Afganistan yeniden işgal edildi.
2003’te Irak işgali ile başlayan Müslüman dünyasının yeniden işgali, 2011 yılına kadar, Somali’den Mısır'a oradan Cezayir'e, Fas'tan Nijer'e kadar uzandı.
El Kaide bile "Işid ile bağlantımız yoktur"
demek zorunda kaldı.
2011 Libya işgalinin ardından haçlı lejyoner ordusu olan El Kaide ve ondan türetilen Afrika ülkelerinde faaliyet gösteren örgüt elemanları Süryanilerin idaresinde bulunan Lübnan üzerinden Suriye’ye girdiler.
Suriye’de “Nasturi (Nasıralılar-Irak Şubba Sabilerinin dininden Sabi Hıristiyan) idare var diye, Esad rejimine cihat başlattılar. Oysa onlar da Osmanlı çökünceye kadar sizin gibi batıyla işbirliği yapan hainler oldukları için orada iktidar edilmişlerdi. Ama , artık değiştirilme zamanları geldiğinden değiştirilmeleri gerekiyordu. Onlar da Ruslarla işbirliği kurdular, iş karıştı. Şu an en vatansever  onlar oldular.

Oysa, ne Taliban ne de El Kaide dört mezhepten birine inanan Müslüman örgütler değildi. İkisi de 1740’larda İngiliz Ajanı Hemper’in Necd’li Mehmet Abdülvahhap’ı kullanarak yaydıkları, “kendilerini Rum/Grek” sayan Necd çölü Araplarına benimsettikleri Hermetik Vehhabi diniydi. Osmanlı yıkılıncaya kadar hiç bir Osmanlı şeyhülislamı Vehhabiliği İslam saymadılar, “Vehhabi dini” dediler.

Suriye’ye giren örgütlerin ise Vehhabilerin de sevmediği, Selefiler olarak bilinen, Süryani, Yezidi, Kıpti, Sabiliğe dönmüş, Müslüman gibi ibadet eden Yahudilerin harmanı bir inanca sahiptiler. Her neyse, bu dinlerden İslam’a geçenlerin asırlar önce kurdukları bozuk tarikatların “Sünni” maskesi giymiş halinin 19.yy. İngiliz Mason İslami dinlerinden olan Efganilik, Nurculuk, Bahailik gibi sapkınlıların da barındırıldığı, “batı emperyalizmini dinin koruyucusu” gören, milli değerlerini yitirmiş bir inanca sahip oldukları açıktır.

Bunların hiç birisi de Yezidi, Zerdüşt ve öteki şeytan ibadeti içeren dinleri de sevmezler. Gregoryen, Protestan, Yezidi, Zerdüşt Kürt, Ermeni, Süryanilerden oluşan, resmi dinini geçtiğimiz yıl “Kürt Yezidiliği” olarak ilan eden, geçen yaz da Diyarbakır toplantısında, demokratik, katılımcı Sünni İslam’a girmiş Gregoryen Ermeni İslam’ı olan Işıkçı Gülen İslam’ında karar kılan PKK, bozuk Yahudi tarikatında olan putperest Barzani Kürtleri IŞİD ve onu destekleyen Vehhabi Suudilerce sevilmezler.

Kürtlerin, işbirlikçilikleri Türkiye’de devlet idaresini Sünni İslam maskeli Nurculuk, Gülencilik tarikatlarıyla ele geçirmiş Süryani ve Ermenilerle paylaştıklarının ortaya çıkmasıyla, Arapları endişeye düşürmüştür.
İran Nur Mason Locası sembolü
Nasturi Esad’ın da verdiği destek ile IŞİD, hedefi Alevi Arap, Türkmen, Kürt ve Yezidi Kürtleri, ile Süryaniler, Sabiler olarak belirlemiştir.
Kürtlerin devlet ilan etme havasına kendilerini fazla kaptırması sonucu, AKP hükümetini de durmadan tehdit etmeleri, AKP’yi IŞİD üzerinden oynamaya zorlamıştır.
AKP, bunu gönüllü olarak değil, hem içeriden hem de işbirlikçisi Arap ülkelerinden gelen baskılar yanındaki IŞİD’i bölgede daha büyük rollerde kullanmak isteyen Küresel sermayenin de el altından her türlü destek ve emirleri doğrultusunda yapmıştır.

Haçlı ülkelerinin, 2011 yılında Suriye işgaline başladığı sırada, Rusya’nın “ikinci kutup” olarak ortaya çıkmasıyla değişen dünya siyasi dengesi yüzünden Suriye işgalini bırakarak, Esad rejimini yandaş bölge ülkeleri üzerinden destekledikleri terör örgütü ile devirme çalışmalarının sonuçsuz kalması da PKK ve diğer Kürt kukla devletçiklerinin gözden düşmesine sebep olmuştur.

Böyle olunca da IŞİD’e gün doğmuş, Kürtlerin canına okumaya başlamıştır.
Pkk yandaşları sıkışınca, solculuğa,İslam'a sığınıp her kesimden yardım istemektedirler.

Oysa, Kürtler 800 yıldır kaderlerini Süryaniler, Sabiler, Yahudiler, Süryani ve Gregoryen Ermeniler, Zerdüşt, Musevi Kürtler ile birleştirdiler.

Az çok, yanımızda olan Nakşibendi ve Şafi Kürtlerini de son yüzyılda Nurculukla devşirdiler.
1200’lerden beri, Kürt-Ermeni-Süryani+ Gürcistan+Vatikan+Bizans ve Rusya ile birlik oldular. Özellikle, Osmanlının çöküş dönemi olan 1774 Küçük Kaynarca Anlaşması ile Ruslara verilen, “gayrimüslümlerin hamiliği” hakkından “Biz Müslüman değiliz” diyerek yararlanmışlar, 1863 yılında Abdülaziz’in Fransa'nın desteği ile isyanları bastırmasına kadar “90” yıl Osmanlıyı Eskişehir’den doğuya sokmamışlardır.
Bu gün kışkırtmaların sebebi Kafkas ve Irak
petrollerini güvenliğidir.
Geçmişte ise, Türklerin Anadolu'dan atılmasıydı.
Bunu yaparken de ne zaman devletin bir askeri birliği bunların canına okusa, hamileri olan devletlerin başlarında duran elçilerinin, Osmanlıyı işgal tahditleri ile kendilerini kurtarmışlar, devletin hükümetini ele geçirmişler, kendilerine zarar veren devlet adamlarını İngiliz sicimiyle astırmışlar, dini kendi şeytan ibadeti dinlerine göre yoran “çarşaf-peçe; sarık-cübbeyi” esas alan sahte İslam’ı topluma enjekte etmişlerdir. 

Oysa bu giysilerin kutsallığı Kur’anda değil, Sabi Hıristiyanlarının "Cin Ze Di Rabba(Öğretmen ZE CİN'İ)” adlı kitaplarında emredilmektedir. Müslüman Arapların da bu kıyafeti terk etmemelerini kullanarak bu kıyafeti İslam diye topluma enjekte etmişlerdir.

Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk bunların başlarını ezdiyse de onu da zehirleyerek öldürdükleri 11 Kasım 1938 tarihinden sonra, önce Sabetayist Ermeniler (Müslüman’ız diyen), Alevi Türk, Arnavut ,Kürtlerden oluşan İsmet paşa hükümetleri döneminde de bu çarşaf-peçe tayfası yer bulamamıştır.
Menderes döneminde devleti işgal etmeyi başardılarsa da 27 Mayıs 1960 darbesi ile kısmen dışlandılar.
 Bu işbirliğinin yeniden ulu orta yapılması Turgut Özal döneminde başladı.


Bütün bu ihanetler, keşifler çağından muzaffer çıkan batının baskıları, azınlıkları kışkırtan Haçlı tutumları sayesinde olabildi.
Son 30 yıldır PKK terörü, devleti “sekiz eyalete” bölmeyi ABD ile imzaladığı anlama ile kararlaştıran Kenan Evren cuntası zamanından beri devlet eliyle üretildi, batı tarafından korundu, teşvik edildi.

Her şey Sosyalist SSCB bloğunun olduğu "çift kutuplu" dünyaya değil, SSCB'nin tasfiye edilmiş, "Tek Kutuplu" Amerikan İmparatorluğu şartlarına göre hesaplandı.
Yıllardır,bütün aklı selim herkes, "PKK ve ona içeriden destek verenleri uyardı, sağduyuya çağırdı.
Tamam, PKK isteseydi daha fazla kan akıtabilirdi, yapmadı. Yapsaydı, bu günlere gelmeden çıkacak tepkiler, PKK’nın kökten kurutulmasına da sebebiyet verebilirdi. Bu milletin ekmeğini asırlardır yiyip, onun ekmeğiyle, vergisiyle Kürt ordusu kuracaksın sonra da en büyük düşmanlığı yapacaksın? İç savaşa neden olabilecek bu işin tercih edilmemesi ayrılıkçı ihanet şebekesinin hesabına gelmediği için yapılmamıştır. Zira batıda yaşayan Kürtler PKK siyasetlerine hoş bakmamaktadır.
Biz de zamanında onları kıymamışız, soylarını kırmamışız, aksine aramıza geldiklerinde iş, yer, kız alıp vermişiz, onlara yaşama, zenginlik, bizler gibi sosyal hakları vermişizdir.
Afganistan dağlarından çoğunu Yavuz Selim’in emirleriyle getirmişizdir.

Şimdi, Haçlı sermaye Rusya’ya rağmen bölgeyi işgal etme mazereti yaratmak için IŞİD'i kurdu., Kürtlerin üstüne saldırttı. IŞİD işe başlar başlamaz, işgal arzusuyla yanıp tutuşan ABD havadan anında yardımlarına da yetişti. O, “bölgeye girmek için” aradığı mazereti buldu.
Tuhaf olan, IŞİD'in inatla Kürt terör örgütüne saldırıları arttırmasıysa da yukarıda bunu açıkladık.

IŞİD-PKK +ABD kayıkçı kavgasında, aynı merkezden C.İ.A'dan ve A.B'den beslenen iki terör örgütü, danışıklı dövüşmektedir.
Ama oynanan tiyatronun rolleri gerçektir. Yani ölümler televizyondan olayları seyreden batılılar için heyecan verici olsun diye (!) gerçekleştirilmektedir. Ölüm olmadıkça emperyalizm hangi gerekçeyle müdahale edebilecek hakka sahip olacak ki?
İnsan hakları, müttefik güçleri korumak v,s. bahaneleri ancak ölümleri delil göstererek “müdahale hakkı olduğunu iddia edecektir.
Bu kadarcık bir tiyatro sahnesine bile dayanamayan Kürtçü işbirlikçi terör örgütleri, bölgede 30 yıllık tecrübelerine rağmen, 30 yıldır DÜŞMAN" ilan ettikleri Türk ordusundan yardım istemeleri gülünçtür.

IŞİD İmamı Ebubekir El Bağdadi ve
ABD senatörü John Mc Cain

"Biz düşersek, siz de düşersiniz" tehdidi de çok yakışıklıdır(!).
AKP hükümetinin de amacı zaten budur.  Böylece haçlı orduları,“IŞİD terör örgütünü desteklemekle suçlayıp bizi de işgal edebileceklerdir.

Tayyip Erdoğan ve AKP’sini görevi ülkemizde dahil bölge devletlerini tasfiye etmektir. Tasfiye de ülkemizde iç karışıklık çıkartamadıkları için “yabancı işgali” ile olacaktır. İşgal gerekçesi de IŞİD’i desteklemek olacaktır.

Bu gerekçeyi yaratmak için AKP hükümeti size yardım etmez, edemez.
Çünkü emir öyle.
Şimdi siz çökeceksiniz, işiniz bitti.
IŞİD gelişecek, işgal büyüyecektir.

Biz Türklerin kaçıp kaçmayacağı tarihte bellidir. Başımızdaki, ne devlet ne de ordu bizden değil sizdendir, efendilerinizden yanadır.
Başımızdaki devlet hain de olsa toparlanmasını biliriz.

Tekrar ediyorum;
Bizlere 800 yıldır gizli açık düşmanlık eden Yezidi Kürtleri, Süryaniler, Ermeniler bu gün Müslüman görünümünde devleti batılı sömürgecilerin destekleriyle işgal etmişlerdir.

11 Kasım 1938'den beri işgal altında olan cumhuriyette devletin bütün kadroları azınlıklarca işgal edilmiş olmasına rağmen Kürtler hala Türk adını ağızlarından düşüremiyorsa onların yıllardır verilen her türlü desteğe, eğitime, korumaya rağmen bir şey beceremeyeceklerini gösterir.
Dediğim gibi Kürtler bitmiştir. IŞİD karşısında toz duman olmaları, onların “emperyalizme hizmet edecek askeri güç” olamayacaklarını göstermiştir.
Türkiye'de iktidarı ele geçirip, Türk ve Müslüman dünyasına yaklaşık 80 yıldır kazık atan, emeğini sömüren, evlatlarını alan, malını, devletini yağmalayan Kürt-Ermeni-Süryani ihanet çetesi deşifre olmuştur.

IŞİD ile puan toplama derdine düşmüşlerdir. Deşifre oldukları için batılı güçler de onlardan kurulmak istemektedirler.
Olay bitmiştir.
Avrupa Amerika ile arasına mesafe koymaktadır. İkinci üçüncü bloglar çıkmak üzeredir.

Küresel zafer kazanan galipler, zaferlerini aşağılık işbirlikçilerle paylaşmazlar. Eğer yenilirlerse işbirlikçilerini kendileri temizlerler, ki tazminatları düşsün.

Şimdi hangisi oluyorsa o olacak ve işbirlikçiler, işi biten köleler gibi satılacaktır veya bitirilecektir ki ileride başına dert olmasın.


Buna AKP ve ona destek olan sermaye de dahildir.

Kürtlere Türklerin yardım edecek halleri de yoktur, çünkü, devlet kendilerinin elindedir.

Bizi ince işlerinize bulaştırmayınız.
Bizi IŞİD'le Mışid'le korkutamazsınız, Bizim devletimiz de ordumuz da yok.

AKP hükumeti ile muhatap olurken lütfen TÜRK adını ağzınıza almayın.
Çünkü onlar sizin yaratıcı tanrılarınızdır, sizin gibi aldıkları talimatları uygulamaktadırlar.

Sonuç olarak, I.Dünya Savaşında olduğu gibi, sömürgeci devletler size gene bir Kürdistan ve Ermenistan hayali sattı, hayali bir devlet haritası çizdi, sizi umdurdular, heyecanlandınız, coştunuz, Avrupalara işçi diye aldılar, eğittiler, devletin bütün bürokrasisine sizi koruyacak adamlar tayin ettiler, paralar, silahlar verdiler, eylemlere geçtiniz, karakola düşen eşkıyalarınız için bile büyükelçiler düzeyinde size destek olup, A.B parlamento üyeleri Claudia Ryth'lara TBMM kapılarını tekmelettiler, yasalar çıkarttırıp, sizleri azad ettirdiler.

Yollara döşediğiniz mayınlarla, sizden habersiz, şehir içinde devriye gezen asker ve polislerimizi kalleşçe sniper* atışlarıyla uzaktan vurmanızı zevkle seyrettiler.*(gizli yerden dürbünlü tüfekle yapılan atış)
Sizi karpuz büyütür gibi büyüttüler, çocuk gibi kolladılar.Boynu bastırılmış güvenlik güçlerine karşı savaşmak kolaydı, 30 yıldır, askeri eğitim verdiler,siz de kahraman olduğunuzu sandınız, ama ilk defa ciddi olarak, haçla lejyoner askerlerden oluşan IŞİD ile sınava tuttular. Onların boyunları serbessti, sınır tanımadan size saldırdılar, eh haliyle silahları da sizden iyiydi.
Böyle bir saldırı görmediğiniz için şoka girdiniz, uğraştınız ama siz daha fazla etmiyordunuz.

Kuşi kavim olduğunuz için, ilk tehlikede kuşlar gibi dağıldınız, rezil oldunuz, 30 yıldır yok yere düşman ettiğiniz halktan yardım dilenir, hatta yardım için tehdit de eder oldunuz.

Şehirleri, toplu taşım araçlarını, işyerlerini yaktınız, talan ettiniz.
Ama IŞİD önünde resmen sıçtınız.

Artık emperyalizmin sizi tercih edecek bir özelliğiniz olmadığı da ortaya çıkmıştır.

Yarattığınız nefret, en AKP ve IŞİD karşıtı gençleri bile onlara hayran etmiş, IŞİD’e gönüllü katılımları patlatmıştır.Yıllardır, batının ve  hükümetlerin bastırdığı güvenlik güçlerimizin aciz bırakılmasının getirdiği baskılar bu gün IŞİD'e katılım olarak ortaya çıkmıştır.

Boynu bastırılmış asker, polis güvenlik güçlerimizin, siyasi iktidarca bastırılmalarını, "korkaklık" olarak algıladınız, kendinizi suni bir "kahraman havasına" soktunuz.

“Vur gerilla vur Kürdistanı kur” sloganlarını bu milletin TBMM’sinde bile attınız.


Hükümet, sermaye, ordu komutanları, basın, bürokrasi, Avrupa, Amerika, Rusya bile sizden yana.
Eeee hadi kursanıza!
Arkanıza bakın! IŞİD geliyoooo!
Saygılar.


Alaeddin Yavuz
keykubat /
adilyargic/
adilyargicc