ASLA OKUMAYACAK, AYILMAYACAK TÜRK MİLLETİNE ve MASALLARDAN
İBARET ARAP DİNLERİYLE KİMLİKLERİNİ YİTİRMİŞ MİLLETLERE...
AKP, 13 yıldır B.O.P olarak bilinen siyasetin temsilcisi ve
cumhurbaşkanı ve başkanlık hevesindeki R.T. Erdoğan da bu projenin eş
başkanıdır. Bunu 26 kez toplantılarda söylediği, her türlü yazılı ve görüntülü
kayıtlarla belgelenmiştir.
|
Bu IŞİD/ISIS haritası aslında bu Masonik yapılanmanın
haritasıdır.Efsanevi Sabi imparatorluğunun haritasıdır.
Sözde M.Ö.1300'lerde III:Tutmosis'in imparatorluğu
bu haritaymış.
|
Proje, Kuzey Afrika, Doğu Afrika, Arap yarımadası, Türkiye,
Irak, Suriye ve İran’da rejimleri yıkmak ve “demokrasi” adı altında, Masonik,
Şatanist bir Harami iktidarı kurmaktır.
Bu proje 11 Eylül 2001’de Şatanist Mason G.W.Bush’un İkiz
Kule komplosundan sonra ilan ettiği Haçlı seferi ile uygulamaya konulmuştur ve
elan sürmektedir.
NATO üyesi olan ülkemiz ve NATO ordusu olan ordumuz da bu
siyasetin haliyle baş uygulayıcılarındandır. Ancak bunca güce rağmen projede
AKP ve cumhurbaşkanı çok istekliyken ordu tereddüdünü her zaman göstermiştir.
Bu da iyi olmuştur.
Faturalarından birisi içine itildiğimiz terör dolu yıllar
olsa bile.
Dün, 17 Şubat 2016 günü, saat 18.31’de Ankara’nın göbeğinde,
hem de adı da “Devlet Mahallesi” olan devletin bütün kurumlarının yer aldığı
bölgede, beş askeri personel servis aracının arasına girip en az 50kg.
patlayıcı yüklendiği söylenilen lüks aracı intihar saldırısı tarzında kim
patlattı?
Hükumet tarafından yapılan açıklamalar önce Veysel Eroğlu
ağzından “terör örgütü zannı” şeklindeydi, bu gün de PKK-PYD gibi AKP’nin 13
yıllık ortaklarına kesildi.
Yarın bir başkası çıkar bu işler karışır gider.
Ortalık bu işlere meyilli taşeron terör örgütünden
geçilmiyor. Mutlaka birisi yapmıştır.
Ama biz önce “Neden Yapıldı?-Kim yaptırdı?” sorusunu
işleyelim.
1-Irak’ta Saddam’ın eski askerleri ve onlarla ortak IŞİD, ya
da AKP siyasetlerine gıcık olup bunlarla hareket edenler yapmıştır. Irak’a
emperyalizmi AKP ve Kürtler birlikte soktular. Yapmış olabilirler.
2-Libya yapmıştır. Kaddafi’nin onca güvenine rağmen adama
ihanet edildi ve feci şekilde öldürülmesine sebep olundu. AKP de deniz
kuvvetlerinden bir donanma birliğini gönderdi ve Libya’lı bir genç Topkapı
Sarayında tüfekle eylem yapmıştı hatırlayalım. Hala Kaddafi’ye bağlı
yapılanmalar Libya’da varlar ve gittikçe de güçleniyorlar. Neden olmasın?
3- Gürcistan yapmıştır. Saakaşvili’ye verilen güvence
nedeniyle adam Osetlere saldırmış, Ruslardan bir güzel dayak yemiş ve
AKP-R.T.E. de ona yardım etmemişti. Onlar da 2003 Gürcistan azınlık raporunu
internete düşürmüşlerdi. Bunu tesadüfen bulup Türkçeye çevirdiğimde de blogumu
sildirtmişlerdi. Yani Gürcüler’in AKP düşmanlığı nedenleri vardır.
4-İran yapmıştır. Zaten bölgede İran ile hakimiyet için
kapıştırılıyoruz. AKP’nin ahmak siyasetleri sayesinde bu kadar
yalnızlaştığımız, dışlandığımız ortamda hem de AKP’nin yarı resmi kanalı
Haberkürt Tv’de daha 10 gün önce Kars bölgesi Caferilerinin temsilcisi
üzerinden İran’a, AKP’nin angut kalemşörleri çok ağır notalar verdiler. Bunun
bir karşılığı olmalı. Neden olmasın? Sen alemin kuyusunu alenen kazarsan senin
de kazarlar kuyunu.
5- Suriye yapmıştır. Suriye’deki Derezilerin bir kolu olan
Nusayri Esed rejimini devirip yerine Ürdün’deki gibi Sabi/Arami/Süryani soyu
temelli bir iktidar kurmak için Süryani R.T.E’nin yapmadığı hakaret, kurmadığı
tezgah kalmadı. Elan onlarca çakma terör örgütü, Esed rejimine karşı AKP
hükumeti destekli mücadele etmektedir. Rusya desteğiyle son günlerde boyunları
kırılan bu yapılanmaların ardından ABD-Rusya anlaşarak hem Suudi, Katar ve
Türkiye’ye “geri çekilin” durun demiş, aynı gün bu Araplar Rusya ile çıkarılacak
petrol limitini birlikte kararlaştırma konusunda ortaklık anlaşması ve bir çok
ticari anlaşmalar yapmışlardır, arayı düzeltmişlerdir. Türkiye de sümüğünü
çekmiştir. Tam dışlanmış, yalnızlığa itilmiş, böyle sevilecek kıvamda iken
bir şeyler sığdırmak da neden olmasın?
6- Rusya yapmıştır. 1991’de SSCB’nin çöküşünden beri bavul
ticaretiyle başlayan ve 2015’e kadar süren dostluklara rağmen SSCB’nin çöküşüne
neden olan 1979 Afgan yenilgisinde Türkiye’nin payı vardır. 1992’de Kenan
Evren-Turgut Özal ile zirve yapan Amerikan uşaklığı merkezli Kafkas siyasetleriyle
1992’de Azeriler, 2008’de de Gürcüler Ruslara saldırtılmış, bunların ağır
faturalarını bu ülkeler ile Rusya ödemiştir. Azerbaycan hem toprak kaybı hem de
soykırım yaşamıştır. O bile yapabilir. Neden olmasın? Rusya’nın bu uşaklıklara karşı
çıkmasına, iyi dostluk ve ticari ilişkilere rağmen Rusya’nın Suriye’deki
çıkarları göz ardı edilmiş, son olarak düşürmediğimiz Rus askeri uçağını
düşürdük diye havalar basılmış faturası da aynen çakılmıştır.
Yazılanlara göre Rus krizi en az “11” milyar dolara mal
olmuştur. Buna istinaden Ruslar PKK, PYD, Irak Barzani Kürdistanı ve Beşar Esat
rejimini desteklemiş, halktan gizlenen operasyonlarda çok sayıda Türk askeri
veya Esat rejimine karşı savaşan sözde özgürlük savaşçısı adlı Türkmen, Uygur,
Çeçen, Abaza, Çerkez kökenli Vehhabi işbirlikçi militanlar öldürülmüştür. Son
günlerdeki sınır ötesi bombalamalar bu örgütlere destek amaçlıdır. Ama, Ruslar
sınır boylarımızı halı bombardımanına tutmuş, sınır ötesine gidebilmek mümkün
olmamıştır. Bunun da bir faturası vardır. O da yazılacaktır. Ankara bombası
faturalardan biri olabilir.
7-Amerika yapmıştır. 2001’den beri, defalarca Irak’a
girmemiz emredilmiş dinlenilmemiş, yetmedi, askeri üs istenilmiş onlar da
verilmemiştir. Yetmedi, 2008 Gürcistan Rus savaşında Gürcistan’a destek
verilmemiş, Gürcülerin sopa yemesi seyredilmiştir. Yetmedi, Libya’ya girmemiz
istenilmiş amna sadece gözlemci küçük bir deniz muhrip birliği gönderilmiş,
işin ağırlığı NATO’ya yüklenmiştir. Yetmedi, 2011’de Kaddafi’nin ölümüyle
sonuçlanan Libya işgalinde görevli binlerce El Kaide militanı Ürdün-Lübnan
hattından Suriye’ye sokulmuşken geçen beş yıl içinde neredeyse her ay Amerikan
yetkilileri buraya Suudiler, Katarlılarla girmemizi emretmişler ama her
defasında bu “hayır” denilmese de sallanmış ve gönüllü, paralı terör birlikleriyle
bu hizmetin (işgalin) verilmesi tercih edilmiş, NATO üyeliği ve B.O.P sorumlulukları yerine getirilmemiştir.
Bu arada Rusya, Çin, K.Kore Suriye’ ye dolmuş ve asla askeri
olarak operasyon yapamayacağımız bir ortam doğmasına yol açılmıştır.
Şimdi de daha iki gün önce bu devletler aralarında anlaşarak
Suriye sorununu kapatmışlardır ve sıra hesap sormaya gelmiştir. AKP’nin Esat
çığlıkları da Lorel- Hardy komedisini bastırmıştır.
Tarih boyunca her türlü dostluğumuz, ortak geçmişimiz olan
bütün milletlerle aramız bozulmuş, ziyaret için gidilen Ekvator ülkesinden bile
“nota” yiyip dönülme rezilliğiyle yalnızlığa itilmiş isek, sebebi aslen 1915’te
Enver paşanın tehcirinden kurtulmak için Gürcistan’a sığınan ve zamanın Rus
çarının emriyle Batum ve çevresine yerleştirilen 67.500 Süryani isyancıdan olan
dedesi Teyyüp’ün, ilk yerleştiği yer olan Batum Bagata (Asi) kasabasından
kalkarak, Rize’nin 60 yıllık Rus işgalindeyken gelip Rize- Potamya (Güneysu)
kasabasına yerleşmesinin ardından 1917 Süveyş Kanal yenilgisini takiben,
İngilizlerin emriyle Adana’da Ermeni krallığı kurmak için Suriye’den geri
döndürülen 178.000 Fransız üniformalı asiye destek için gittiğinde bir vatan
evladının kurşunuyla tahtalı köyü boylamasından kaynaklı bir “Türk ve Müslüman
düşmanlığı” nefretiyle bu ihanetlerin bilinçli yapıldığının belgesidir. Türk
adının nefret edilen ad olmasına “Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı ve
hükumeti” sıfatlarıyla hizmet edilmektedir.
Bölgemizde, kökleri, Kur’an'da da geçen Sebe kavmine
uzandığını iddia eden, Sabiler, Süryaniler olarak bilinen ve genel adları da
M.Ö. 1800’lerde Asur kralınca dağlara sürülen Aramilere (Aramilerden
Haramilere-adilyargic.blogspot.com) uzanan bir “soy temelli” bölge hakimiyeti
kurulmak istenilmektedir. Bu Aramiler, dağlarda 4000 yıldır asırlarca haramilik
yaptıklarından “ARAMİ” olan adları “HARAMİ” ye çıkmıştır. Meşhur “Kırk
Haramiler” masalı bunların Urfa-Mardin-Diyarbakır dağlık bölgelerine “Tur
Abdin=Köle Dağları” adını vermelerine sebep olan Haramililik efsaneleridir.
1658’lerde Bitlis Hanı Yezidi Abdal Han ile başlattıkları,
Melek Ahmet paşanın bastırdığı Yezidi Kürt isyanlarını da bunlar çıkarmışlardır
ve bu adla saklanmaktadırlar. PKK militanları içinde çok sayıda Süryani/Arami
kadın-erkek militan mevcuttur. HDP’den Süryani milletvekilleri çıkarmaları
boşuna değildir. Çoğu Şafi, Adeviye tarikatı mensupları olarak görünür ve Sünni
Müslümandan ayırt edilmeleri itiraf etmedikçe olanaksızdır. Çünkü bütün Sünni
İslam akideleri bu Süryani, Nasturi Hristiyanlığından alınmadır. Nasturlier
beş, Süryaniler günde yedi vakit namaz kılarlar. Ramazanda İmsak vakti sabah
namazı ve televizyonlarda teeccüt namazı dayatmaları bundandır. Sünnet olurlar.
Sarık, cübbe kutsaldır mutlaka giyilmelidir, dinlerinin temelidir, namaz
kılmayanı öldürürler, günahları saçlarında toplandığından saçlarını gizlerler.
Saçı görünen 40.000 yıl yanacaktır diyen sahte hadisleri dine bunlar
sokmuşlardır. Hırsız ve yağmacıdırlar bu yüzden devlet bunlarca daima soyulmaktadır.
Sarayları kendilerine iktidarı veren Allah olduğuna inandıkları siyasi
önderleri için yaparlar.
O saraylar aynı zamanda Süleyman mabedi gibi “Allah’ın
evidir, Beytullah’tır”.
Bunlarla hareket eden ve dinleri bundan doğan Yezidi
Kürtlerde de Halife Yezid tanrılarıdır, Ebu Süfyan ve Muaviye tanrılarının
babaları yarı tanrılarıdır. Bu yüzden “Sahip” anlamına gelen Rumca “Efendimiz”
sözünü anmadan bunların adlarını söylemezler. Çünkü inançlarına göre soy olara
k
da Rum bunlardır yani Aramiler ve onlardan olduklarını gizleyen Yezidi
Kürtlerdir. Rum “R.M.=URUM” Arami dilinde “Öküz Başlı Yılan Tanrı” anlamına
gelir ve İslam öncesi kara çıngıraklı yılan olduğuna inanılan Allah’ın da
adıdır. Zılgıtları da yılanın çıngırak sesidir. Siirt Süryani’si Arap Emine
Erdoğan boşuna Rahibe kıyafeti giymemektedir. Beştepe’deki saray bu yüzden
yapılmıştır. Siz onları Müslüman sanmaya devam edin. “Tacı haine giydiren
milletin kanı dinmez”, kanlarınız da akmaya devam etsin.
Recep Tayyip Erdoğan’ın Harami soyu, Yemen Aramileri olan
Necd’li Suudlar, Mısır’da ve Lübnan’daki Dürziler üzerinde iktidarı ele geçiren
Aramiler ile bizdeki sözde millici dinci, türbancı Sabi Hristiyan Süryani,
Nasturi, Keldani, Yezidi Ilımlı İslamcı AKP iktidarı ile soydaştırlar.
Bu soydaşlığa Irak Barzani Musevi Kürtleri ile Yezidi
Kürtleri de dahildirler.
AKP’nin “Sünnilik” kasıtlı örgütlenmesi bu yapılanmadır.
Arap yarımadası, Suriye, Irak, Mısır, Libya, Türkiye M.Ö. 8000-6000 yılları veya
M.Ö.1400-1300’lerde III.Tutmosis döneminde Afganistan’a uzanan antik Mısır
Krallığı olduğu iddia edilen bir Sabi imparatorluğu özlemindedirler. Bu konu
ülkemizde bilinen bir tarihi bilgi değildir.
Mason localarının yayınladığı bazı internet sitelerinde bu
bilgiye İngilizce dilinde ulaştım. Bir örneğini de
“alaeddinkeykubat.blogspot.com” blogumda “Proto Sahara Dinleri” başlıklı çeviri
yazımda işledim. Bu yazının anlaşılması için de 2009’larda yazdığım “İbrahim
kültü çalıntı mı? Kuşlar ve İbrahim” başlıklı çalışmam okunmalıdır ki daha iyi
anlaşılsın.
Bu Harami örgütlenmesinin tek engelleri de Suriye’deki Dürzi
mezhebi olan Nusayriliğe mensup, Türk-Pers kökenli Esad iktidarıdır. Suriye
hariç bütün bölge ülkelerinde bu Sabi iktidarları kurulmuştur. Lübnan Dürziliği
Hicaz Emevi kabilesinin elindedir. Recep Tayyip Erdoğan’ın Başkanlık hevesi
boşuna değildir. O sarayları boşuna yaptırmamıştır. Kendisi, kutsal kitapları
Ginza d Rbba (Cin ze di Rabba=Öğretmen/Rab Ze Cini demek olsa da Hazine de
derler) kitabında geçen, 4000 yıl sonra kavmini kölelikten kurtaracak tanrıları
Manda d Hayya’dır. Yani Babil’in Marduk’udur. 6000 yıldır adına namaz kılınan
şükredilen şeytan odur.
Bu yüzden camilerde ezanlar onun için ertelenmekte, onun
resimleri önünde secdeler edilmekte, Mesih, Allah olduğu yayılmaktadır.
1096’daki I.Haçlı seferinden sonra Kudüs’te kurulan Haçlı
Krallığından sonra Urfa’da Edesa, Adana-Hatay bölgesindeki Klikya Süryani-Ermeni
krallıklarını da idare eden Tapınak Şövalyeleri, kendi kitaplarında da bu
dönemde Sabilik dininin Sin mezhebi olan şeytan ibadetini kabul ettiklerini
yazmaktadırlar. Bunu kendi kitaplarından dilimize yaptığım çeviri yazım olan
“Masonlar ve AKP’nin Mason Hamileri” başlıklı “adilyargic.blogspot.com”
blogumdaki yazımda 2010 yılında yazmıştım. Ardından 2003 Gürcistan Azınlık
Raporunda Süryaniler ve Yezidi Kürtler” başlıklı yazılarım gelince blogum
google’ın müdürünün R.T.E’ce davet edilmesinin ardından 600 kadar blog ile
birlikte 201 referandumundan 30 gün önce sildirtilmiş, referandumdan “15” gün
sonra da Google’ın AKP ile çalışmayacağını açıklamasından sonra da iade
edilmişti.
İşte AKP hükumetinin küresel sermayeyi de elinde bulunduran
bu huzurdan kovulmuş şeytan, güneş tanrıçası, Küçük Gök Anaları Er Ruha’ya
ibadet eden Mason Tapınakçı şatanist örgütlenmenin de her türlü desteğiyle
bölgede Katar, Suudi Arabistan, Mısır selefileri ile birlikte kurmak istediği
Harami imparatorluğu uğruna her gün insanlar insanlık dışı ölümlere mahkum
edilmektedir.
Bunun da faturası olacaktır ve bu fatura da yukarıda adları
sayılan her bir devletçe kesilebileceği gibi, en büyük adayı da Amerika
Birleşik Devletleridir.
Harami AKP’nin ardında saf tutmuş, kafası karışık veya ayık
yüksek mevkili parlak üniformalı askerler, iş adamları, akademisyenler, basın
mensupları bu işe destek vermekle aldanmaktadırlar.
Eğer Sabi ve bunların dinlerine girmek istiyorsanız,
girersiniz ama köleleri olursunuz. Bir Sabi olabilmek için onların soylarından
gelmelisiniz. Aksi halde en küçük fırsatta “soykırıma” uğratılırsınız”. Meşhur
Yahudi, ırkçılığı da bu dinden doğmadır. Adem, çocukları, ikinci Adem Nuh,
çocukları Sam, Yafes, Ham, onun oğlu Kuş ve Kuş soyundan İbrahim ve dini bu
Harami milletinin babalarıdır, dinleridir. Ama onlar “biz Arami-Harami değiliz,
biz “Suryo’yuz” diye gene kendilerini gizlerler. Ama yaptıkları Arami
ırkçılığıdır, Kuşi ırkçılıktır. Samilik=Semitizm ve Siyonizm ile de
gizlenirler.
Şu an Müslümanlar ve Hristiyanlar ile Yahudiler de bunların
dinen köleleridir.
İster kabul edin ister etmeyin, bu dinlerde olanlar onların
köleleridir. Osmanlı’nın din vergisi olan Surre Alaylarını araştırın derim.
Evliya Çelebi bile, İslam’ı asırlardır koruyan Türk milletinin bu pis Araplara
vergisi olan “Surre=Rüşvet” ödemesinden
utandığını Mekke anılarında yazar. Geniş bilgi için “Antik Sabiler, “Dinleri ve
Kutsal Kitapları” alaeddinyavuz.wordpress.com. blogumdaki yazımı veya diğer
bloglarımdaki Sabiler hakkındaki yazılarımı okuyabilirler.
AKP, binlerce yıl önceki Sabi imparatorluğunun hayalini
Mason localarıyla kovalamaktadır ve ülkeye ve yeryüzüne bu şeytan ibadetçileri
yüzünden asla barış gelmeyecektir.
Onlar da bu hedeflerine ulaşamayacaklardır zira engelleri
çoktur.
Askeri servis aracının bombalanması bu Masonik örgütlenmenin
orduya “AKP’nin ve Amerikan Mason localarının emirlerine uyun” uyarısı da
olabilir, çünkü, ordunun haklı olarak gösterdiği saydığım savaşlardan kaçınma
gayretleri, AKP’yi ve emperyalizmi de başarısız kılmıştır. Amerika’yı Bush’tan
sonra sevdirmeye çalışan yumuşak emperyalizm siyaseti izleyen Demokrat Obama’yıda
saymadan olmaz. ABD’nin ırkçı şatanist Donald Trump’ı aday koyması da bu
yüzdendir, korku vermek içindir.
AKP bu ham hayali bırakmalı, devletin her kademesinde
“Sabi-Arami-Harami”
örgütlenmesine son vermelidir.
Orduya yapılan bu kalleşçe hain kumpas olayında ölenlere
rahmet, yakınlarına ve milletimize baş sağlığı dilerim.
Herkes bastığı toprağa sahip çıkmalı, Müslüman ve Türk
maskeleriyle burada halkı kandırıp iktidar olurken, dışarıda “Türkler bize
baskı yapıyor, dinimizi yaşayamıyoruz, yok türbancı, çarşaf-peçeydi gibi
Hristiyan rahibe kıyafetlerinin dayatılması” yalanlarına son vermelidir.
Zira bu baskıları size yaşatacak bir Türk siyasi iktidarı bu
topraklarda hiç olmadı, 700 yıldır Osmanlı ve T.C. hükumetlerinde de
azınlıklardan başkaları olmadığına göre her iftiranın sorumlusu gene kendileri
olan bu şerefsizler, Türk milletine haince iftiralarına da bir son
vermelidirler. Kahpeliklerin, kuru iftiraların hesabı er geç sorulur.
En azından geçen yıl Ermeniler kendilerini saklamaktan
vazgeçme kararı aldılar, her şeye rağmen bunu erkekçe bir davranış olarak
görüyorum. Şimdi sıra hükumeti yürüten kripto Rum-Yahudi-Harami
yapılanmasındadır.
Ama milleti Türk-İslam masallarıyla 700 yıldır uyutan bu
kesim neden kendini ifşa etsin ki?
Etmeyeceklerdir de. Zira kahpelikleri Ortadoğu'yu kan
denizine çevirmiştir. Ak deniz en büyük Müslüman mezarlığı olmuştur.
Ama milletler uyanmaktadır ve bunun da hesapları
sorulacaktır. Asırlardır “Din elden gidiyor” yaygarasıyla cahil Müslümanları,
Osmanlı’nın ve Atatürk cumhuriyetinin bağımsızlıkçı siyasetlerine karşı düşman
edenler de bu sahtekarlardır. Zaten Türk milleti uyuduğundan intikam alma
olanağı bulunmadığından da bu işleri birileri yapmaktadır.
Beğenin veya beğenmeyin gerçek budur.
Zaten Roma’nın Hicaz Araplarını Hristiyanlaştırmak ve
Araplara önder, kendilerine “köle millet” yapmak için Nasturilik üzerine Varaka
bin Nevfel tarafından Hz. Hatice ile birlikte inşa edilmiş, Abdülmutallip, Ebu
Talip ve Ebubekir tarafından Herakles’in emirleri, siyasi ve mali yardımlarıyla
korunmuş, adı bile Ginza d Rabba kitabından alınma “İslam (S’islam geçer*)”
dini, daha başında bunlar tarafından bozulmuştur ve dönüştürmeye de devam
ettiklerinden inandığınız dinin, ettiğiniz ibadetin de faydası kalmamıştır.
Zaten hiç olmadı da. Delili bütün Müslüman milletlerin Haçlı kölesi olmasıdır.
Bağımsız ve Haçlı kölesi olmayan tek Müslüman devlet yoktur. İran da bunlara dahildir.
O, 1979 Humeyni operasyonuyla bu dinin ilk şeriat devleti olmuştur zaten.
Masal ve yalan uydurmada nam salmış Arapların bu dinlerinden
kurtulmadıkça yeryüzünde bütün milletler en korkunç savaş silahlarıyla
öldürüleceklerdir ve öldürülmektedirler. Asya’da, Afrika’da, Ortadoğu’da, Güney
Amerika’da Pasifik okyanusu ülkelerinde her gün binlerce insan öldürülmektedir.
Küresel Mason Arap (Yahudiler de Araptır) sermayesi bu
yüzyılda “DÖRT MİLYAR” insanı katletmeyi planlamış. Bu Haberkürt kanalında
Celal Şengör hoca ve öteki Mason kalemşörlerince yıllardır söylenilmektedir ve
bunun yapılması savunulmaktadır. Peki bu dört milyar kitle hangi milletler
olacak?
Elbette soyları Arami/Harami, Yahudi, Firavun soylarından
olmayanlar. Başka kim olabilir ki?
Takdir okuyanlarındır.
* ”İslam Roma Tezgahı mı?” adilyargic.blogspot.com” da
okuyabilirsiniz.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.