TAVİZLER ALTINDA TÜRBAN KAVGASI
Başbakan Tayyip Erdoğan'ın "Medeniyetler Birleşmesi" toplantısı için gittiği İspanya'dan hiç gereği yokken bir tartışma başlattı,pir başlattı.
Ortalık birden bire savaş alanına döndü.
Yine bildik tartışmalar başladı.
Her gün hakarete varan devlet büyüklerini basitleştiren bildik çirkin tartışmalar.
Hele bu günküsü bir başka numune;
"Bir rektör çıkıyor darbe çağrısı yapıyor. Kimsin sen...? Otur oturduğun yerde. Orduya akıl verme, ordu ne yapacağını senden çok daha iyi bilir."
Kızgınlık olur da bu kadar olur.
Konuşma Kadın Kolları kongresinde oluyor.
Yoksa "karıları görünce " mi coştu?
Kendisi bilir.
İnsan meraklı varlık.Sorar;
-Acaba neden coştu?
-Hükümetin ABD'den aldığı "anlık istihbarat desteği" ile Terör örgütüne yapılan operasyonlar hakkında yapılan sınır aşan suçlamalar mıydı?
"Operasyon izni karşılığında ABD'ye ne taviz verdiniz" gibisinden.
Ben söyleyeyim.
Önce uydu kirası ve diğer masrafları.Gerisini bilmem.
ABD Türkiye'de kaybettiği prestijini kurtarmak,sempati yaratmak için de rıza göstermiş gibi açıklamalar da yapmıştı.
Sonunda;
Bu operasyon halkın gazını almayı gayet iyi başarmıştı.Üstelik son teknolojinin kullanılması da asker kayıplarını aza indirmişti.Hatta bunca operasyon sonunda asker kaybı haberi bile görmez olduk.
İktidar bu konuda oldukça puan kazanmış görünüyordu.
Muhalefet "Ne taviz verdin" diyerek hükümetin kazandığı bu puanı geri almayı istemektedir.
Başbakan da kurnazlık edip "Türban" gibi bir "fil"i gündeme sokuvermiştir.
Ya da;
a)Hükümet,kendisine karşı yürütülen kampanyalarda açıklandığı gibi "Ülkenin ABD-AB'ye teslimi" için söz vermiştir,anlaşmalar yapmıştır.
b)Yürütülen muhalefet kampanyaları planları geçiktirmiştir ve çıkmaza sokmuştur.Çünkü bizim gibi küçük ülkelerin güvenlikleri için yaptıkları mırın kırınlar büyük ağabeylerin midelerinin gaz yapmasına,zamanında adım atmalarının engellenmesine sebep olup onları kızdırmaktadır.Aynen I.II.Dünya savaşlarında olduğu gibi."Ya varım ya da Yokum" deyin demektedirler.İki taraflı oynayınca da kızmaktadırlar
c)Son ABD gezilerinde bu konuda bir plan geliştirilmiştir.Bu plan gereğince hükümet muhalefet gruplarını tahrik ederek kargaşayı başlatacak,ülkede anarşi çıkacak ve şartlar Pakistan konumuna getirilecektir..
d)ABD-AB koalisyon güçlerine müdahale zemini hazırlanacak ve tüm muhalifler işgal güçlerince imha edilecektir.
e)T.C. Devleti diye bir şey kalmayacaktır.
veya;
-Hükümet ABD-AB'nin isteklerini karşılayamayacak duruma gelmiştir.Sorumluluğu atmak istemektedir.
Gerekirse darbe falan ne olursa olsun yeterki bu sorumluluktan onlar kurtulsunlar.
Geçenlerde Sayın Cemil ÇİÇEK'in CHP'yi eleştiren bir konuşması vardı;
"-Siz iktidar olmamak için elinizden geleni yapıyorsunuz"
Acaba,
67 veya 84 yıllık bir vaadin zamanı mı gelmişti ?
Keykubat
19.01.2008