Bu ülkede gerçek Muhammedi Kuran Müslümanları Atatürk'e "dini haçlı işgalinden kurtardığı için minnet duydu. Ama bu Müslüman kısveli Şeytan tapınıcıları onu hep kötülediler. Nedeni onların dinlerini ve ibadet yerleri olan medreseleri, tekkeleri, camileri yasaklamıştı.
Erdoğan Yalancıdır veya Şeytana Tapan Yezidtir.
Erdoğan benden 7 yaş büyük.Ben böyle bir yasagi yaşamadım, kimse yaşamadı bu adam en büyük yalancıdır veya mitomani denilen ruh hastasıdır.
Kur'an'dan kastı, Yezidilerin Kuran-i Mushaf-ı REŞ ve onun okutulduğu Doğu Karadeniz, doğu, Güneydoğu Anadolu' da medrese dedikleri, batıda Sıbyan mektebine eşit tekkeleri kast ediyorsa Atatürk onları kapattı.
Yezidilerin İngilizce basılmış Kuranları Mushafı Reş (Kara Kitap) |
Yüreği varsa böyle söylesin de görelim.
Işte Erdogan in Israil Yunanistan Türkiye merkezli,Yunanlı profesör Dimitri Kitsikis'in yaptığı Yunan Türk Konfederasyonu ihanet projesi görevi de budur.
Bu tweetler Tayyip Erdoğan, hocası deli fesli Kadir ve A.Dvutoğlu'nun Yezidi Yunanlı olduklarının, Osmanlı projelerinin Yunanlı bu adama ait olduğunun kanıtıdır. |
Atatürk ve cumhuriyet düşmanlıkları bu sapık kitabın öğretildiği tekkeleri kapatması, din adamlarını aşması yüzündendir
II.Abdulhamit bunları 1892 de namaz kıldıkları için Müslüman saydı, büyük hata yaptı. Islâm, bu hainlerin Osmanlıya 1658 Bitlis Abdal Han isyanı ile başlayan, Gürcüler, Doğu Karadeniz Rumları, Urfa, Mardin, Hakkari, Irak, Suriye Yezidileri, Dürzileri, Süryani ve Gregoryen Ermeni isyanları, onların devşirmelerinin kurduğu cemaatler ve tarikatlar yüzünden piç oldu. Bu gün bütün İslam inancı bunların inanç normlarına göre düzenlenmiştir.
Bu Kuran şu ayetle başlar;
İlk gün, yani pazar günü, Azazil adlı meleği yarattı; işte o, hepsinin başkanı olan Ta'us Melek (Tavuskuşu Melek) 'tir."
İsa yeryüzüne indiğinde dinimiz “paganizm’di” (Çoktanrıcılığa dayalı putperest inanışlar).
Kral Ahab aramızdaydı.Ahab’ın tanrısı Baalzebub adıyla anılıyordu.Günümüzde biz onu “Pir Bap” olarak anıyoruz.Babil’de Bahtunasar adında bir kralımız vardı,diğeri olan Ahşuraş da İran’daydı bir diğeri de İstanbul’da Agrikalus adındaydı.
Yahudiler,Hıristiyanlar ve Müslümanlar bize karşı savaştılar ve tanrının izniyle de boyun eğdiremediler ve onlara galip geldik.O bize ilk ilmi öğretti.Bu öğretinin ilki;
Yeryüzü ve cennet yokken resmen size yazdığımız gibi tanrı denizin üstündeydi.Kendisine bir tekne yaptı ve onun içinde Kunsiniyatta (Sır söz, muhtemelen sulardan olan evren),kendi kendisinden hoşlanarak seyahat etti..."
Son kez olacak bu gelişinde,önceki gelen tanrıların kaldığından çok daha uzun süre tanrı bizimle kalacak.Azizleri takdis edecek ve Kürt diliyle konuşacak. (Tayyip Erdoğan bunların bekledikleri bu Allahtır. O yüzden Tayyip Allah'In sıfatlarını taşıyor, o kocamızdır gibi şeyler paylaşılıyor)
Düzce yerel gazete yazarı |
Bu hesap sahte de olsa gerçeği vermiştir. |
Hatta O,Muaviye adlı hizmetçisi olan İsmail oğullarının peygamberi Muhammed’i,aydınlattı, O geldiğinde Muhammed doğru biri değildi ve ona baş ağrısı ile eziyet etti..."
Bir süre sonra tanrı Muaviye’ye bir akrep gönderdi ve onu ısırttı,yüzü yerinden çıkacak gibi şişti ve doktorlar ona “ölmesin” diye evlenmesini söylediler.Bunu işitince rıza gösterdi.
Ona çocuğu olmasın diye seksen yaşında bir kadın getirdiler.Muaviye karısını bildi ve sabahleyin bu kadın tanrının gücüyle yirmi beş yaşında bir kadın olarak ortaya çıktı.Sonra hamile kaldı ve tanrımız Yezid doğdu.(Muaviye'nin oğluna Allah diyorlar)
Fakat yabancı soylar,bu gerçekten habersiz olup,tanrımızın büyük tanrı tarafından horlanıp sürüldüğüne ve cennetten geldiğine inanırlar. Ona bu nedenle küfretmektedirler. (Küfür dediği, Müslümanların Euzubesmelesidir. Euzubesmele çeken Müslümanı bir Yezidi öldürmek zorundadır)
1861'de Yezidilerden asker isteyen sultan Abdülaziz'e 14 maddelik ültimatom verirler.
Madde 4 "Bir Yezidi, yanında euzubesmele çeken Müslüman ıle ölünce kadar dövüşmezse dinden çıkmış sayılır, bu yüzden asker veremeyiz der.
Çünkü bunlarda Allah şeytan Taus, Azazil teke şeytanıdır, besmele vardır. Müslüman bunlardan ayrılmak için sizi besmele (Vesvese veren şeytanın şerrinden Allaha sığınırım) demek bunların şeytanına küfür etmektir.
Erdoğanın "Sizi besmele" çektiğine tanık olan var mı?
Ama Yezidi Diyanet yıllar önce fetvayı verdi bile.
Cemil Çiçek'in dediği gibi, "Bu ülke dinle, siyasetle aldatılanların ülkesidir."
Aldanmayın artık.
Şimdi Sputnik'te yer alan ve yazıma neden olan bu günkü konuşması;
* Tek parti döneminde kapatılan bu okulları yeniden açan şehit başbakan Adnan Menderes'e rahmet diliyorum.
* Bu okulları üç beş kendini bilmezin insafına terk etmedik.
* Belediye başkanlığından başbakanlık ve cumhurbaşkanlığına dek üstlendiğimiz tüm görevlerde İmam Hatip neslinin yetişmesine özel önem gösterdik.
* Dört evladımın dördünü de İmam Hatip okullarına gönderdim.
* Son nefesimi verene dek bir İmam Hatipli olmanın onurunu şeref payesi olarak taşıyorum.
* Son seçimlerde bazı şehirlerdeki sonuçların ardından İmam Hatip hazımsızlığının nüksettiğini görüyoruz.
* Özellikle uzun yıllar sonra el değiştiren İstanbul Belediyesi gibi yerlerde 28 Şubat dönemini hatırlatan uygulamalara imza atılıyor.
* FETÖvari taktikler kullanılarak öğrencilere yurt sağlayan kuruluş, vakıf, derneklerimiz hedef haline getiriliyor.
* İETT’de şu anda sakallarla uğraşmaya başladılar. Bunları 12 Eylül’de yaşadık.
* Seçim döneminde takınılan özgürlük maskesi yerini baskıya, tahammüzlüğe, faşizme bıraktı.
* Seçim öncesi ‘Kimsenin aşıyla ekmeğiyle uğraşmayacağız” diyenler binlere insanı işsiz bıraktı. Sevgi ve kucaklaşma sözlerinin yerini Suriyelilere verilen bir tas çorbaya göz diken, bölücülere gösterdiği empatiyi evladı dağa kaçıralan analardan eksik eden vicdansız, nobran bir zihniyet aldı.
* Taksim'de 12-13 ağacın yeri değiştiriliyor diye kıyametler koparanlar...Ormanlarımız yakıldı. PKK bu ormanların yakılışını üstlendi mi, üstlendi. Peki bu ormanların yakılışını üstlenen PKK'ya karşı acaba şu anda çevre dostları niçin kalkıp da bunlara karşı 'Durun' demiyorlar? Dürüst değiller, samimi değiller.
· Hatırlayın Cumartesi Anneleri’ni… Yazarı vs. evlatları dağa kaçırılmış annelerin yanına neden gitmiyorlar? Çünkü ikiyüzlüler. Üç beş ağacın taşınması için kıyametler koparanlar, ormanların yakılışını PKK üstlendi. Acaba çevre dostları neden bunlara dur demiyor? Biz elif gibi dimdik duracak ve yolumuza devam edeceğiz. Biz Diyarbakır'daki malum partinin il binası önünde bekleyen anaların yanındayız. Bu terör örgütü kaçacak biz kovalayacağız. Er veya geç bu işin hesabını soracağız. Bazı sanatçılar sağ olsun Diyarbakır'a gittiklerinin haberini aldım. Şahsım adına onlara teşekkür ediyorum. Burada milletimizin uyanışı çok önemli.
* Türkiye, Allah ve ahlak demenin yasak olduğu ızdırap dolu günlere şahitlik etti. Bu ülkede insanlar kılık kıyafetinden dolayı polis tarafından sokaklardan toplandı. Camilerin emlak niyetine satıldığı, Kuran kurslarının kapatıldığı günler oldu. Kuranı Kerim’in tren vagonlarında gizli saklı bir şekilde öğretildiği günler geçirildi. Milletin ölüsünü yıkayacak gassal bulunamadığı zamanlarımız oldu.
* İnönü, Milli Eğitim Bakanı Tahsin Banguoğlu'na ‘Cenazeleri yıkayacak gassal yetiştirmek için okullar açmanı istiyorum’ diyor. İmam hatiplerin bir vesileyle açılması da böyle. Onun için de imam hatip bazı hocalarımız bize "Siz ölü yıkayıcısı mı olacaksınız?” derlerdi. Bizim onurumuzla oynamaya çalıştılar. Onların gassal diye düşündüklerinden Cumhurbaşkanı çıktı, Başbakan çıktı.
* Bu ülkede onların kabullenemediği bütün makamlara imam hatip mezunları geldi. Demokrasinin askıya alındığı dönemleri milletle hesaplaşma dönemi olarak gördüler. Kimileri bu vakıfları kapatmayı denedi. Hiçbirisi de başarılı olamadı. Her defasında halkın iradesi galip geldi.
* 3 Kasım 2002'de vesayet kapısı bir daha açılmamak üzere kapanmıştır. Bu millet bir daha asla yeni 27 Mayıs'ların, 12 Eylül'lerin, 28 Şubat'ların yaşanmasına izin vermez.
* Kızlarımızın ahı 28 Şubat'ın ikna odacılarının peşini hiç bırakmamışsa Diyarbakırlı annelerinki de kan tüccarlarının peşini bırakmayacak.
* Evlatlarımızın geleceğini inşa ederken kökleriyle bağını tutması gerekiyor. Onun için imam hatip neslinden beklentim çok. İmam hatipler hayati bir öneme sahiptir. Ufkumuzu aydınlatan, öz değerlerimize sahip çıkan nesillerin yetiştiği okullardır. 28 Şubat döneminde birçoğu kapatılan, şimdiyse hamdolsun 1 milyon 300 bine ulaşan bir yapıyla milletimizin en fazla rağbet ettiği eğitim kurumu haline gelmiştir.
* Bugün milletin yanında devlet de imam hatipleri sahipleniyor.
https://tr.sputniknews.com/turkiye/201909081040116475-erdogan-ustlendigimiz-tum-gorevlerde-imam-hatip-neslinin-yetismesine-ozel-onem-gosterdik/
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.