YORUM VE SORULARINIZLA CEHALETİNİZİ APTALCA SERGİLEMEYİN.
Yazısını okuyup tanımadığınız birine yorum yaparken veya özelden mesaj yollarken yazdığınız ifadeleriniz sizin kalitenizi gösterir.
Unutmayın, o yazının yazarı sizi çağırmadı, davet etmedi, ille de okuyun demedi. Beğenmediğinizde çıkıp gidebilirsiniz de.
İnternet'te 5,5 milyar blog, yüz milyarlarca sayfa yazı var.
Televizyon gibi beğenmediğinizde başka yere geçiniz.
"-Bunlar gerçek mi, doğru mu?" diye sormak yazarı doğrudan yalancılıkla suçlamaktır. Bu durumda "yalan" demesini beklemiş olursunuz ki bu hem aptalcadır hem de cehaletinizi ortaya koyar.
Hele bu soruyu, özelden, hangi yazıya, ait olduğunu belirtmeden sormak anadan doğma salaklıktır.
Düşünün, size biri soruyor :"Bunlar gerçek mi?" Neyi kast ettiğiniz bile belirsiz.
Bir insan bu kadar salak olabilir.
İnsan önce bir yazı veya paylaşımdan alıntı yapar en azından yazı başlığı verir değil mi?
Soru sormayı bile beceremeyen gövdesi gelişmiş çuval insanlar.
Akp eğitiminin meyveleri bunlar işte.
Şüphen varsa araştır, gerçek değilse aksini ispat et.
Kendinin de sorumluluğu olan birey olduğunu unutma.
Beni, yazmaya iten olaylar, AKP döneminde başlatılan geçmişi karalama, yalanlama, iftiralardır.
Geçmişte de yabancı milletlerin hakkımızdaki yanlış bilgilerinin aksini ispatlamak, veya bazı kötü yanlarımız olarak söyledikleri olumsuzlukların onlar arasında da olduğunu kanıtlamak isteğimdi. Bunları başardım.
Siz de benim gibi yapabilirsiniz.
keykubat /
adilyargic/
adilyargicc
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.