"Türkiye Türklerindir +40" Bloguna Hoş geldiniz!!!

Ey Türk Milleti!
Birinci vazifen seni İslamcılık ve Türkçülükle benliğinden koparan, Araplaştıran din, devlet, ticarette sana yer vermeyen, seni küçük dereceli askeri görevlere vererek ölüme süren, sana hocalık, başbuğluk eden hainlere giydirdiğin tacı geri almaktır. Bunu yapabilmen için seni uyandıracak her türlü bilgi ve belge mevcuttur. Ya özgürlüğünü kazan ya da öl. Kölelikle atalarının kemiklerini sızlatma. Arap Rumların ırkçı kinci ensest sapık dinlerinden çık. Kurtuluşun başlangıcı burasıdır. Aklen kurtulmadıkça saltanatın da olsa kölesindir unutma. Sen özgür birey olmadıkça kardeşliğin önemi yoktur. Devletin her yüksek kademesine göz dik yerini al. Tırsma. Çabala, savaş ve kazan! Birlikte yaşadığın kavimlerle kardeşlik o zaman daha güzel olacaktır. Alaeddin Yavuz

Tarih boyunca atalarımız günümüzdeki kadar, her türlü bilgiye ulaşabilecek böyle bir çağ yaşamadılar.
Bizler tümünden şanslıyız. Buna dayanarak, blog içerikleri binlerce yıldır doğru bilinenleri sorgulamaktadır.
İster bu bloğda, ister okulda, camide veya başka yerde hiçbir yazılanı, öğretileni “sorgulamadan, araştırmadan” doğru kabul etmeyiniz!
Vatan-Millet davası,hiçbir kurum veya kuruluşa havale edilemez, milletçe sahiplenilmedikçe hiç bir dava milli değildir.
Davasına sahip çıkmayan halk da millet değil sürüdür. Adilyargıç/Keykubat.

Blog yazılarının telif hakları-copyright © “adilyargic; adilyargicc; keykubat.blogspot.com ve keykubat.blogcu.com” rumuzlarıyla yazan Alaeddin Yavuz’a aittir.
Hala okumak istiyorsanız buyurunuz.

Saygılar, sevgiler!

Hakkımda

Fotoğrafım
Balıkesir , Bandırma , Türkiye
KENDİLERİ İÇİN PLAN YAPMAYAN MİLLETLER, BAŞKALARININ KENDİLERİ İÇİN YAPTIKLARI PLANLARA RAZI OLURLAR.Keykubat- ATATÜRK'TEN SONRA ÜLKEMİZDEN TÜRK ve MÜSLÜMAN HALKLAR İÇİN PLAN YAPAN ve EZİLEN HALKLARA ÖNDER OLACAK SİYASET İZLEYEN BİR LİDER ÇIKMAMIŞ, ARDILLARI,ONUN İZLEDİĞİ ANTİ EMPERYALİST SİYASETİ TERK ETMİŞ,DEVLETİ AB-D KUCAĞINA ATMIŞ VE ONLARA BAĞLILIĞI ATATÜRKÇÜLÜK SAYMIŞ,HALKIMIZIN DİNİ VE IRKİ DEĞERLERİNİ AŞAĞILAYARAK TAHRİK ETMİŞ, KADEMELİ OLARAK HALKIMIZI HIRİSTİYANLAŞTIRMAK İÇİN DIŞ GÜÇLERCE GİZLİ-AÇIK DESTEKLENEN SAPIK DİNCİ YAPILANMALARI GÜÇLENDİREREK,İKTİDARA TAŞIMIŞ,IRK,MEZHEP BAĞLAMINDA KARŞILIKLI DÜŞMANLIKLAR YARATMIŞ, ÜLKENİN KAYNAK VE SERMAYESİNİ YABANCILARA PEŞKEŞ ÇEKMİŞ,YUKARIDA SAYILAN AB-D PROJELERİNE GÖRE ASKERİ DARBELERLE KENDİ MİLLETİNİ SİNDİREREK BÖLÜNMENİN YAŞANDIĞI BÖYLE GÜNLERDE BİLE TEPKİSİZ KALMASINI SAĞLAYAN KORKU ORTAMINI HAZIRLAMIŞ,BENZER MUHTELİF İHANETLER İÇİNDE BİR ŞEKİLDE YER ALMIŞLARDIR.İÇİNDE BULUNDUĞUMUZ GÜNÜN DURUMU BUDUR-Keykubat İNSAN,PRANGA VURULMAKLA,KIRBAÇLANARAK ÇALIŞTIRILMAKLA ESİR OLUR.ESİRLİĞİ YAŞAM BİÇİMİ OLARAK BENİMSERSE KÖLE OLUR. VATANINIZA,DEĞERLERİNİZE,ÖZGÜRLÜĞÜNÜZE SAHİP,HER TÜRLÜ EMPERYALİZME KARŞI ÇIKIN!!! Keykubat

Toplam Sayfa Görüntüleme Sayısı

1113925

Translate

Bu Blogda Ara

7 Nisan 2025 Pazartesi

#DONALD TRUMP ERDOĞAN İLE AŞKINI İTİRAF ETTİ!

DONALD TRUMP İTİRAF ETTİ!

Erdoğan ile harika bir ilişkimiz var.
Onu seviyorum, o da beni seviyor.

Erdoğan ile sevişiyoruz😂😂 
(Rahmetli Adile Naşit'in kabadayı ağabeyi Hayati Hamzaoğluna Tetik Akan ile evlenmek için uydurduğu yalan, iftira; ;Sevişiyoruz!

Sayın Erdoğan da;
-İkimiz bir fidanın güller açan dalıyız! Dedi diyelim😂😂😂

Ekranın alt yazısını okuyunuz.




Biraz söze uygun şaka yaptık😂

Her ne kadar sürçü lisan ettiysek affola.

Bu kadar ölüm kokan bu yıllarda biraz gülümseme yaratalım dedim, o kadar.

Her ikisine de saygılar sunarım. 
Kahrolsun Dıjj Güçler!

Alaeddin Yavuz 
Emekli Polis Memuru 

3 Nisan 2025 Perşembe

#SİYASAL İSLAMIN BİZDE VE BATIDAKİ YORUMU

BİZDEKİ E BATIDAKİ İSLAM KARŞITLIĞI ARASINDAKİ FARKLAR!




18.ve 19.yüzyıllarda Mecusi Hıristiyanlık temelinde inanan Ortodoks Süryani Yemame-Necran Hıristiyanlığı ve aynı dini temeldeki Ortodoks Babil Talmud Yahudi şeriatından İngilizlerin ürettikleri Vahhabilik, Bahailik, Hint Babür Hanlığında yaşayan ve Moğol kökenli Ahmedi Kadıyanilik dinleri, 20.yy'da İslâm ülkelerinde iktidar edildi.






Yecüc ve Mecüc olarak Kuran'da, Hint ve İran dinlerinde Asuralar, bizde Üç Harfliler olarak geçen dev ve cüce şeytanlara ibadet, büyü, sihir, bağ ağırlıklı dinler iktidar edildi.

Bu dinlere adlarını veren sözde Müslüman kimlikli kurucuları gerçekte, asla Müslüman olmamış kriptolardan seçilmişti.

Bu kriptolar, kendilerinden olmayan Müslümanları yok ederek, mallarını, eş ve çocuklarını yağmalayarak, Avrupa-Abd destekleriyle iktidar oldular.

Yok ederek bitiremedikleri Müslüman halkları kötü gösterip dış dünyada İslâm düşmanlığı yaratmak için, bebeklerle evlilik, Lutilik, kulamparalık, toplumun yoğun olduğu yerlerde, otobanlarda, hava, kara, deniz, demir yollarında namaz kılmak için araçları durdurmak, yönünü değiştirmek gibi mantık dışı isteklerde bulunmak, recm yani taşlayarak kadın öldürme v.b davranışları kasıtlı olarak yapmaktadırlar.




Bu davranışları yazılı, görsel basın, internet aracılığı ile yayılarak Müslümanlar iğrenç, yok edilmesi gereken varlıklardır anlayışı yaratarak, Müslüman düşmanlığına dönüşmektedir.

Bu düşmanlık da tümü sömürge olan Müslüman ülkelere aralıksız Haçlı Seferlerine neden olmaktadır.

Bu siyasal İslamcıların bu yönlerini ortaya çıkaranlara da düşmanlıkları bu yüzdendir.

Siyasal Islamcıların düşmanları daima birlikte yaşadıkları Müslüman komşularıdır.

Göstermelik bir kaç operasyon dışında asla Batı Ülkelerine düşmanlık edemezler.

Bu yüzden de hepsi 250 yıldır Batı korumasındadır ve sayısız muafiyetlere sahip olarak istedikleri ülkelere kolayca gidebilir ve çirkinliklerini sergileyebilirler.

Bu yüzden bunlara Müslüman denilmesi yanlıştır. En Büyük Müslüman düşmanları onlardır.

İncil'de Hz İsa Allah'tır ve "
Rab Tanrı" adıyla yazılır. 


Tanrı Türkçe Tengri, Türklerin en eski dininde Türkleri yaratan TEK TANRIDIR
Allah, Arapça El Lah= İlah, Tanrı demektir.
Tanrının gerçek adıyla ayinsiz, kurbansız anılması felaket getirir inancı yüzünden, genel olarak tanrıyı ifade etmek için Araplar El Lah=İlah demişlerdir.



Yahudi ve Aramiler de Elif harfi, "E" sesini değil "A" sesini verir. Bu milletler de
"ALLAH" demişlerdir.
Bu yüzden Araplar "Ellahüekber", Türkler "Allahüekber" derken Yahudiler "ALLAHUAKBAR" derler. Farkın nedeni sadece Elif harfinin dilden dile değişen sesidir.


Rab, Hz İbrahim'in kavmi olan Arami-Sabilerin dili Aramice'de Ögretmen ve Sahip demektir. Kainatı ve içindekileri Yaratan Sahiptir ve yarattıklarının hepsine de yaşamaları için gerekli olan bilgi ve duyguları da veren, öğretendir anlamına gelir. Arami'ceden doğan İbranice ve Arapça'ya geçmiştir.



Bizdeki İslâm karşıtlığı, yukarıdaki tespitlerden haberli olanlar ve olmadığı halde, Amerika ve İngiltere'nin yaptığı Siyasal İslam dini şeriatı ile benzer olan köleci klasik İslam şeriatının 100 yıllık demokrasinin yerine getirilmek istenen ilkel, köleci rejim olmasına, Müslüman toplumların akıl, çagdaş bilim, hukuk devleti olmaktan çıkarılmasına karşıdır.

Batıda İslam düşmanlığı ise, "Müslümanlar İncil'deki sahte peygambere ibadet eden aldatılmış, insani değerlerden uzak ilkel varlıklardır ve yok edilmeleri gerekir " temel anlayışında işgalci, yağmacı, talancı Batı Emperyalizminin politikalarıdır.

Ben bu yüzden, Batılıların yaptıkları Islam Düşmanlıklarında kullandıkları Islâm'a ait geleneklerin, özünde İncilde de olduğunu göstererek fikirlerini olumlu yönde değiştirmelerine yardımcı oluyorum.

Bu da İslam'ı savunmak olarak da yorumlanabilse de, aslında aynı dini değerlerin kendi din kitaplarında ve geleneklerinde olduğunu göstermektir.

Sonuç olarak Siyasal İslam, iki milyar Müslümanı kıyamete kadar Batının kölesi yapmak, olası tehdit olmaktan çıkaran bir siyasal araçtır.


Alaeddin Yavuz


28 Mart 2025 Cuma

TAYYİP ERDOĞAN TASFİYE EDİLİYOR İDDİASI

TAYYİP ERDOĞAN TASFİYE Mİ EDİLİYOR?


2023 Cumhur Başkanlığı seçiminden sonra, en büyük destekçileri Kemal Kılıçdaroğlu ile Meral Akşener hanımın partilerinden tasfiye edilmeleri, Chp merkezli Türkiye Hareketinin oluşturulmasını takiben yerel yöneticileri belediye başkanlarına yapılan tutuklama, hapis, kayyum atama olaylarını milyonların katıldığı halk protestolarına RTE'nin engel olamaması hakkında çeşitli yorumlar yapılmaktadır.

Başta ben, iktidar ve muhalefet partilerine güven kalmadığından, her seçimde olduğu gibi RTE GİDECEK temaalı gerginlikler yaratılarak, halkı tahrik ederek, sandığa çekmek ve YÜKSEK KATILIMLI BİR ŞEÇİMLE tekrar RTE'Yİ BAŞKAN YAPMA PROJESİ olarak yorumladım.

Bu tespitim çerçevesinde cok sayıda görüşler sosyal medyada halen dönüyor.

Bu gün RTE'ye biat eden Aydınlık Gazetesi, 10yıldır takip ettiğim ve RTE karşıtlığını gelenek yapmış Michael Rubin'in tespitlerine dayanarak "ABD at değiştirdi, Ekrem Imamoğlu'ndan vaz geçip ibresini Özgür Özel'e çevirdi" diye haber yaptı.





TÜRKİYE BU GÜN ABD-RUSYA-İsrail Üçlüsunde 4. Ülke değilse nedeni;

Ukrayna'nın Rusya'ya saldırtılmasının ardından Joe Biden'ın uyarısıyla Avrasya ve Brics topluluklarından çekilmesidir.

Bu Rusya'yı kızdırdı ama Putin, Türk halkına sıkıntı vermemek için 2011'den beri yürüttüğü keskin ambargo uygulamama ilkesinde kararlı kaldı.

Rte ise, Ukrayna'ya her türlü desteği verdi.

Donald Trump da bunu sevmedi.

Başkan olunca alaylı övgüler yaptı, arkası gelmedi.

Hdp/DEM partisinin de AKP-MHP ile kolkola girmesinin nedeni de Donald Trump'in geçmiş ABD-AVRUPA - İNGİLTERE ortaklığında yapılan Ortadoğu ve Türkiye siyasetlerini terk ederek "PKK'nın Tasfiyesini istemesi" üzerine Abdullah Öcalan'in yaptığı KAYITSIZ ŞARTSIZ TESLIM OLUN demesine neden olmuştur.

Buna fena halde bozulan HDP/DEM ile iktidar ve muhalefetteki yandaşları KAYITSIZ ŞARTSIZ TESLİMİYET" ilkesini yok sayarak, Kürtçe resmi dil olsun... gibi saptırmalara girişmiş, onlar da işe yaramayınca, Demokrasi ısrarını terk edip AKP+MHP ile kucaklaşması dikkate değer gelişmelerdir.

Bundan sonrası Komplo Teorisyenlerinin işidir.
Bu oluşumlar bile RTE'nin 23 yıllık saltanatını tehdit eden depremlerdir.

Şimdiki mitingler, Akp muhalefetinin RTE yanlıları arasında artması, halkın tepkilerine ABD, AB, İngiltere'nin destek çıkmalarının açıklaması bence budur.

Tayyip bey, 23 yılda, sermaye transferi, anayasaya rağmen yasak olan cemaatleri, tarikatları beslemiş, eğitim sistemini yok etmiş, 100 yıllık cumhuriyet kurumlarını kapatmış, devleti iflas aşamasına getirmiş, yandaş-muhalif herkesi karşısına almıştır.

Emperyalizm, halkta karşılığını tüketmiş Rte gibi koloni valilerini 20 ile 40 yıl arası destekler. Sonra yer.

Tayyip Erdoğan bey görevini tamamlamış görünmektedir.

Zaman en iyi tanıktır.

Alaeddin Yavuz
Emekli Polis Memuru


BİZDE İKTIDAR DA MUHALEFET DE İNGİLİZ AMERİKA, RUSYA VE AVRUPA MEMURUDUR.
Özgür Özel İngiltere İşçi Partisine yardım etmedikleri için sitem etti diye eleştirenler;
1-Fesli Kadir'in, Hulusi Akar ve A. Gül'ün İngiltere tarafından eğitilip gönderildiklerini,
2- Deniz Feneri, Yimpaş ile birlikte gerici imamların ve siyasilerin Almanya ve Fransa'da eğitilip zengin edilip ülkemize gönderildiklerini,
3-Deniz Fenerini davasını Almanya kapatsın diye, Angela Merkel'in ayağına gidilip pazarlıklar yapılarak devlete yüzlerce zırhlı Mercedes alımlarını,
4-Ordu ve yargının 2008'lerde Avrupa Birliği ve ABD'ye sikayet edilmesiyle Ergenekon ve Balyoz soruşturmalarının başladığını,
5- Abd başkanı B. Obama ve Diş işleri bakanı H.Clinton'un aralıklı olarak yaptıkları açıklamalarda;
- Biz RTE'ye bizimle çalışmak istemeyenleri tasfiye et dedik. O ise şeriat rejimi ilan etmeye kalktı" diye eleştiri yaptıklarını
6- Abdulah Gül'ün karısı. H.Gül'ün Türkiye Cumhuriyetini şikayet ettiği Avrupa Insan Hakları mahkemesindeki dilekçesini A.Gül cumhurbaşkanı olunca çektiğini ve saymakla bitmeyecek yakarılarını yazmaya bu sayfalar yeterli gelmiyor.


Özgür Özel'e devleti sikayet ediyor diyenler de devleti aynı mercilere şikayet ederek, onların sırt sıvazlamalarıyla iktidar olduklarını biliyorlar.

27 Mart 2025 Perşembe

#YCHPNIN ERKEN SEÇİM ÇALIŞMALARI ÜSTÜNE!

BEYİN YAKAN SİYASAL TİYATROLAR ÜLKESİ OLDUK.




Türkiye'nin gerçek sorunu 1950'den beri Ana Muhalefet'tir.

Son 23 yıldır da tamamen Chp'dir.

Rte, 2002 Kasım-Aralık ayında, yasaklıyken ABD'ye davet edildi ve G.W.BUSH Jr ile Oval Ofiste görüştü ve Beyaz Sarayda bir salonda, Kıbrıs'tan taviz verebileceğini, Türkiye'yi Avrupa Birligine üye yapacağını vaat etti.

Geçen 23 yılda, Avrupa'dan şutlandık, Afrika ve Ortadogu bataklığına çakıldık. 560 milyar $ da dış borçla.

Halkımız bunları görüp muhalefete sarıldıkça, muhalefet oylara sahip çıkmadı ve RTE'nin kucağına halkı itti.

Ama seçimlerde koltuklarını korumak için 23 yıldır RTE GİDECEK dediler, Rte ne kadar Atatürkçü, Ulusalcı Solcu varsa hepsini içeri atarak, Ychp de aday göstermeyerek temizlediler.

Sonunda 2023 C.B seçimleri sonunda Kemal Kılıçdaroğlu partiden çıkarıldı.

Yerine vekili Özgür Özel, K.K ve Ekrem İmamoğlu onaylarıyla getirildi.

Özgür Özel K.K'nın partiden kovduklarını geri aldı.

İktidarı tehdit ettiler ve Ekrem belediye ekibiyle içeri atıldı.

Halk iktidarın demokrasi dışı uygulamalarını, Ekrem'e destek oylamasıyla 15,6 milyon oy vererek reddetti.






Şimdi de, RTE'nin hileyle aldığı 27 milyon C.B oylarının üzerinde oy alarak halkın Rte ve seriat rejimi isteğini ret ettiğini gösterecek bir İmza Kampanyası düzenliyor.

Halkımızın bu desteği de verdiğini var sayalım.

Yine 23 yıllık seçim siyaseti olan RTE GİDECEK, BİZE OY VERİN tezgahı uygulamada.

Bu siyaset tiyatrosunda, Ychp ve ortak olacak muhalifler her an musalla taşı ile erken tanışma tehlikesi ile de yüz yüze kalacaklardır.
Onlara gerçekten kalkan olacak insanlar gerekir.
Bunlar olmazsa veya olsa bile çeşitli ihtimaller olacaktır.

Bu defa muhalefetin yine RTE'Yİ BAŞKAN YAPMAYACAĞINA nasıl güveneceğiz?

İkide bir, ABD emriyie Avrupa'nın ortasında Vehhabi Yahudi Şeriat devleti kurmaya kalktığından kendi halkına soykırım yaptıran Aliya İzzetbegoviç deyip duruyor. 
Tayyip'in mavi siyahlı ekose ceketini giymeyi geçtik, kendisi de yakın korumaları da kravat takmıyor ve korumaları, Rte korumaları gibi sakallı da.

Özgür Özel de bir,RTE memurudur.

O da RTE, Ychp'nin iktidara oynadığı havaları
ndan ötürü partiyi toptan içeri atmadığı, Ychp'nin oylara sahip çıktığı takdirde olabilecek bir olasılık.

Ben, imza kampanyasına da destek verilerek dünya kamuoyuna TÜRKLER DEMOKRASİ İSTİYOR VE ÇAĞDAŞ SEKİLDE BUNU KANITLADILAR dedirtmek için destek verilmesini istiyorum.

Gerisi Ana Muhalefet ile İktidar+RTE ilişkilerine bakarak siz karar verin, size kalmıştır.


Saygılarımla.

Alaeddin Yavuz

Emekli Polis Memuru

USA NEVER SUPPORTS DEMOCRACY IN TÜRKIYE

 USA NEVER DEFENSE'S FREEDOM 

USA LOOKS DEAF ABOUT WHATS HAPPENING IN TÜRKIYE.

How could Poor Emine read this book?
She left from second class
of intermediate comprehensive school
by oppression of her elder brother. She doesn't know any English sentence.

1-Political party leaders arrested, Mr Ümit Özdağ leader of Victory Party (Zafer Partisi), Selahattin Demirtaş leader of Hdp/ Public Democracy Party...

2- Rival President candidate Ekrem İmamoğlu and assistants arrested, seized their's bank accounts, company incomes before their's police statements during his election campaigns. And his PhD diploma is annuled 31 years later.

3- 15,6 million people voted Ekrem İmamoğlu for a support campaign.

4- More than 21 cities in Türkiye millions peotested government with meetings

5- 4 tv chanells are face to face with to be closed by government

6- Government arrested many protesters, some of them under the age of 18 years old. There is torture explanations by their's attornies.

7- Some E.U states and democratic unions declared theirs supports for democratic protesters victims of Türkiye.

8- Mr President Donald Trump declared his support for Recep Tayyip Erdoğan by saying: Turkish president is a good one.



Alaeddin Yavuz
Emekli Polis Memuru

ŞEHZADE CAMİİNDE İKİ MEZAR TAŞI KIRILMIŞSA NE OLMUŞ?

 MEZAR TAŞINDAN MEDET UMULMAZ


Akp, " Alfabe değişti, bir gecede cahil kaldık, ecdadın Mezar taşlarını bile okuyamıyoruz" saçmalığı ile geldi.

Oysa kölelerin, kulların, gazi ve şehitlerin KUL olduklarından mezar taşları bile olmazdı. 

Ayrıca Osmanlı egitimi yalnızca Mecusi Alfabesiyle yazılmış Kuran Alfabesini günümüzdeki sekline 500 yıl önce getiren Osmanlının açtığı Sıbyan (cocuk) mekteplerinde Kuran okuma, namaz duaları, hadisler hakkında kısa bilgiler öğrenirdi.

Bu eğitimi tamamlayan erkeklere Alim, kızlara Alime denilirdi.

Bu eğitime de eşraftan, zengin ve devlet memurlarından olanların çocukları gidebilirdi.

Köleler, cariyelere özgür de olsa kızlara ve fakir Müslüman çocuklarına okullar kapalıydı.

Bunların mezarı da mezar taşları da olmazdı.

Kimdir bu polis-gençler arası arbede de kırılan mezar taşlarının sahipleri?


Osmanlı 29 Mayıs 1453'de Istanbul'lu Ortodoks Hıristiyanların işbirlikçilikleriyle feth edildi.

Fatih Sultan Mehmet Konstantiniye'ye Türk sokmama kararı aldı.

Bizans zamanında bile Teodora gibi Türk Kraliçeler, Imparatorların yakın korumaları, seçkin askerlerinden oluşan Türk birlikleri vardı.

Peki Osmanlı niye Türkleri bu şehirden uzak tuttu?

Türkler sarayda saltanattan pay isterlerdi. 

Osmanlı ise, "Devlet onu kuran Türk boy beyinin malıdır" geleneğine göre, Ortodoks Rumlar, Ermeniler, Gürcüler, Arnavutların destekleriyle, Türk milletinin kanlarıyla kurulmuş bir Aile Devletiydi.

Türk geleneklerine göre devleti kuran boy beyi ölünce devlet erkek çocukları arasında pay edilir, devlet de biterdi.

Osmanlı ailesi Bursa Tekfuru ve kayın babası Köse Mihal'in destekleri ve kızı Asporçe hatunun Osman Gazi ile evlenip kraliçe olmasıyla Osmanlı Ailesi ile Bizans Ortodoks Rum ortaklığı olarak kuruldu ve Ensest Rum geleneklerine göre TAHTIN BABADAN OĞULA GEÇTİĞİ Krallık geleneğine göre yapılandırıldı.

1925 yılına kadar da İstanbul'a Türkler, Kürtler giremediler.

Bütün İstanbul camii mezarlıklarında Yavuz Selim dönemine kadar 1/40, Selim döneminde imparatorluk olmasıyla 1/60 gayrimüslim aileden parayla satın alınmış 12 yaş altı köle çocuklardan oluşan sadrazam, vezir, beylerbeyi, kadı, şeyhülislam, imam ve tekke seyhlerinin mezarları vardır. 

Hepsi Padişahın KÖLELERİYDİ istenildiği an, suçlu bulundukları an tereddütsüz öldürebilen kölelerdi.

Başarılı olanlar da araziler, köşkler hayvanlar ve kölelere sahip olurlardı.

Hatta saraydan veya bey ve paşalardan,  ve öteki bürokratlardan hizmetleri sonunda özgür bırakılan cariyeler ve kölelere de aynı haklar verilirdi.

Ama,sonunda hepsinin malları ve canları da çocukları da padişaha aitti.

Saray hizmetine alınan erkek çocuklar zorunlu olarak hadım edildikleri için bunlardan bürokrat olanların çocukları olmazdı.

Ama civelek taburlarından yetişme okuryazar olmayan ama başarıları ile bey ve paşa olanların çocukları olabilirdi. 

Devletin iç isyanlara ve işgallere karşı savaşlarında aaker toplayıp zafere yardım eden ruhbanlar ve aşiret reisleri de İstanbul'a kabul edilebilirdi.

Ama Türk olmazdı.

İki gün önce Fatih Şehzade Camii'nde polisten kurtulmaya çalışan çocukların sığındığı anda itiş kakış, kovalamaca sırasında kırılan iki mezar taşı da bu devşirme kölelerin mezar taşlarıydı.

Orhan Gazi dışındaki bütün padişahların anneleri de saraya Sultanahmet meydanı, o zamanki adıyla Avrat Pazarı'ndan alınan köle cariyelerdi.

Roma ve İslam geleneklerinde köleden doğan çocuk da köleydi zaten.

Her çocuk babanın veya aşiret reisinin kölesi olarak doğardı.

Padişah çocukları da babalarının cariyelerden doğma köleleriydi.

1928'den sonra Atatürk Cumhuriyeti sayesinde bütün köleler Atatürk yani Cumhurbaşkanı ile EŞİT VATANDAŞ oldular ve can, mal güvenliklerine kavuştular.

Cumhuriyet öncesi her Osmanlı Vatandaşı Padişahın Kulu=Kölesiydi.

Öyleyse iki kölenin mezar taşı için kıyameti niye koparır bu devşirme Akp'liler?

Dün Osmanlının köleleri ve cariyelerinin torunları bu gün Amerika ve Avrupa'nın köleleri olmuş, devletin başına getirilmişler, Mezar Taşı diye yırtınıp duruyorlar. 

Soylarını onlara bağladıklarından elbette.

Kırılmışsa kırılsın Şehzade camiinde iki kölenin mezar taşı,

Yeter ki akmasın özgürlük ve demokrasi savaşı veren Türk gencinin göz yaşı.


MEZAR TAŞINDAN MEDET UMULMAZ!

Alaeddin Yavuz 
Emekli Polis Memuru 

25 Mart 2025 Salı

#GÜVENLİK KUVVETLERİNE ÖNERİLER!

 SAYIN GÜVENLİK KUVVETLERİ



Polis memurlarının ve amirlerinin çoğu en son iş bulma şansı olarak bu mesleğe girmiş, halkın en düşük gelir düzeyinde olan aile çocuklarıdır.
Turgut Özal döneminden beri de subaylık bile orta halli ve fakir çocukları mesleği haline geldi.

Hepimiz devletimizi, milletimizi seviyoruz.
Sorun, devletin ve milletin bizi ne kadar sevdiğidir?

Bu da sizlere çalışırken ve emeklilikte verilen maaş, sosyal haklar ile ölçülür.

Ölçün bakalım.

Görevinizi yaparken, siyasi görüşlerinizi ve dini inançlarınızı bir kenara koyun ve şunları düşünerek hareket ediniz;




1- Terörist başı ve yalnızlık çekmesin diye yanına konulan 10 terörist için devletin, güvenlik, idari, yeme, içme, giyme, temizlik, barınma, eğlence giderleri için harcanan günlük masrafın %001'i kadar maaş alabiliyor musun? Onlara çıkan yemek senin sofranda pişiyor mu?

2- Tbmm'de terör örgütü ile ilintili 57 Dem partili milletvekilinin yalnız birinin kaçta kaçı maaş alıyorsun? Bunlar terörist ise, uğruna öldüğün devlet başkanın bunları niye orada tutuyor?

3- 1990'larda OHAL bölgesinde görevli bir polis memuru ile terör örgütünün sıradan elemanı eşit maaş alıyordu, 600 Alman Markına eşitti.
Şimdi nasıl bir araştır.

4- Devlet sana mesai saatlerinde yemek veriyor mu? Yoksa özel lokantalar, sirketlerin yemekhanelerinde mi çöpleniyorsun. Biz çöplenerek, hatta çoğu zaman aç çalışarak  emekli olduk.

5- Eşin ve çocukların aylık gelirin ile mutlu mu? Şükür mü şikayet mi ediyorlar?

6- Çocuklarını özel okullara gönderebiliyor musun? İstediğini giyip götürebiliyor musun? Yıllık izinlerini tam kullanabiliyor musun? Tatile gidebiliyor musun?

7- Amirlerinin emirlerini uygularken, vatandaşlık haklarını korumak için grev, miting, basın açıklaması yapanlara " ölürsem şehit kalırsam gazi" diye saldırmadan önce düşün. Ölürsen dini değil siyasi iktidarın şehidisin, gazi olursan, gazilik maaşın sana yetmez unutma.

8- Bu jopladığın insanlar yarın senin başına amir olur, çocuklarının gireceği bir işte idareci olurlar. Milletvekili, bakan olurlar zam bile vermezler, bu zaten yıllardır hep böyledir. Yarattığın nefret de o zaman geri yansır.

9- Herkes asker polis, savcı olur ama hepsi emekli olamaz. Sen görevindeki tutumun nedeniyle bir şekilde ölür veya malulen emekli olursan karın ve çocuklarını mutlu edebilecek misin?

Karın, ölürsen ne kadar dul kalacak, ne kadar zaman sonra seni unutacak?
Çocuklarının halleri ne olacak?

Emekli olsan da insanlar sana "zorba, işkenceci, rüşvetçi" olarak bakıyorlar.

Karnını doyurmak için yaptığın görev sana kesinlikle herkesin saygı duyacağı bir yaşam vermeyecek.

1980 öncesi Sağ-Sol savaşlarındaki ve 1980 cuntasında yapılan işkenceler asker ve polise öyle bir nefret aşılamıştı ki, 1984'de Pkk ilk eylemini yaptıktan sonra hapisten çıkan dağa çıkıp örgüte katıldı.

1990 yılına kadar otobüs duraklarında, tren istasyonlarında işe veya eve gitmek için araç bekleyen aaker ve polisleri keklik gibi avladılar.

İşkenceci olarak bilinen bir çok asker ve polisi öldürdüler.
Hiç birine hiç bir siyasi iktidar sahip çıkmadı.

Siz mahkemeye düşüp yargılanır, birilerinin hedefi olursanız, size emir verenlerden kimseyi yanınızda bulamazsınız.
Denemesi bedava.

Takdir etmeden önce kendinizi  bir yargılayın.
Takdir etmeseniz de olur.

Alaeddin Yavuz 
Emekli Polis Memuru 

#KAYYUM KAYYIM NE DEMEKTİR?

 KAYYUM NE DEMEKTİR?

Kayyim=(Arapça) Kayyum

Kayyum= Isim.Arp. eski 1-Cami hademesi 2-Hukuki- Belli bir malın yonetilmesi veya bir işin yapılması için görevlendirilen kimse. 

Kynk TDK 1988- 8.Baskı 


Alaeddin Yavuz 

Emekli Polis Memuru 

#CHP MİTİNGLERE ARA VER!

CHP MİTİNGLERE ARA VEYA SON VERMELİDİR.



Eğer, KaçAk Saray'a 1 milyon kişiyle baskın yapıp iktidarı indirme niyetiniz yoksa, halkın verdiği krediyi harcamayın, onları günlük yaşamına bırakın.



Yoksa Halk, bir sonuç görmeyince mitinglerden çekilecektir.

Aldığınız bu güveni Tbmm'de basında, uluslararası ilişkilerde, yargıda kullanın, RTE'nin adaylığını tanımayın.

Aksi halde provakasyonlar ile iktidar sizi suçlu, terörist gösterip hatta terör yaratıp vatan kurtaran aslan olarak ortaya çıkıp tekrar iktidarı alacaktır.

Ve ebediyen hiç bir muhalefetin bir daha halkı böyle toplama şansı kalmayacaktır.

Böyle niyeti olmasaydı size miting yaptırır mıydı sanıyorsunuz?

Zaten mitinge katılan herkes Ekrem İmamoğlu için katılmıyor.

Karşılıklı ölmüşlere, dirilere, annelere eşlere küfürler, dini mekanların tahrip edilmeleri gibi küçük provakasyonlar bir anda büyüyebilir. 




Siz de altında kalırsınız, masum mitingçiler de, size oy veren 16.milyon da.

75 yıldır sağ partiler iktidar olmadı, CHP iktidar etti.

Son 23 yıldır da böyledir, Deniz Baykal ve Kemal Kılıçdaroğlu iktidar etti. Kemal beyin ithal Akpli Chplileri kurultayınızı iptal için yine dava açıp ifadeler vermiyor mu?
Ayrıca;
Fetöcü MKTV bir saat önce;
"Chp'nin C.B adayı Özgür Özel olacak, Ekrem İmamoğlu ike araları yakında bozulacak" kehanetinde bulundu.

Dilek hanım evli, çocuk annesi bir kadındır. Yakınınızdayken bir bakışını yakalayıp yandaş medya "yeni aşk doğuyor" tarzı yorumlar yapmış.

Bunları önlemek için Dilek hanımı Chp'li bayan milletvekilleri arasına koyun.

Hatiplik de yaptırmayın, bu kadarı yeter.
Aksi halde dinci ve kinci medya neler yapar hayal edemezsiniz.
Öneri benden.


Takdir aklı olanındır.


Alaeddin Yavuz

Emekli Polis Memuru

22 Mart 2025 Cumartesi

#TEVRAT INCIL VE KURAN ILE BILIM YAPILAMAZ

TEVRAT, KURAN, INCIL İLE BILIM YAPILAMAZ.

Bütün bilimler tapınaklarda doğmuştur.
Şiva dinine inanan Sabiler, Yahudiler ve Araplar, "din kitaplarını ve onlar hakkında tasavvufi, hukuki çıkarımlardan oluşan yorumlarının okutulup öğretilmesine İLİM OKUMAK demişlerdir.

İslâm Şeriatının da temel kaynakları;
1-Kuran Sure ve ayetleri  
2-Hadisler ve ikisinin açıklamaları Tefsirler 
3- Kıyas- Ayet ve hakkındaki hadislerin, tefsirlerin kıyaslanıp  yasa yapılması.
4- İcma- Başka Müslüman ülkelerde istenilen konuda önceden kıyas yoluyla yapılmış yasaların olduğu gibi veya ülke, toplum geleneklerine uydurularak kabul edilmiş yasalar.
Görüldüğü gibi Müslümanların da İlim dedikleri dini metinlerin öğretilmesidir. 
Pozitif bilimler ise yer almaz. Oysa onlar da tapınaklarda tanrı vahiyleriyle öğrenilmiş yararlı bilgiler kabul edilmiştir.

Hiç bir din kitabinda dört işlemle matematik, Newton, Arşimed'in fizik kanunları, ilaç, patlayıcı, temizlik ürünleri öğreten kimya ögretilmez.
Aksine Hintliler Akfabe ve sayı sistemlerini kendilerinden eski olan Sanskrit'lerden almışlardır.
Sanskrit alfabesinde tek sesli harf vardır. Ama Sanskrit dilinde 12 sesli harf de yalnızca din adamlarına öğretilen bir katalogla SESSİZ HARFLERLE yazılan dini metinlerin, okunurken sesli harflerle söylenmesi din adamlarınca öğrenilmiş bir yetenektir. Bu özellikler aynen Sabi Arami, Ibrani, Fars, Mecusi, Arap alfabelerine geçmiştir.

Dinde Sayılara gelince benzer kısıtlamalar vardır.
"0" ile "10" kesinlikle dini veya din dışı bir hesaplamada, çokluk, azlık belirtmede kullanılamaz. Çünkü Tanrının kendisini ifade ediyormuş. 
Bu nedenle miktar belirten sayılar "1'den 9'a, 99'a, 999'a, 9999'a, 99999'a...şeklinde yazılır ve 100.000 diyemezler, milyon, milyar, trilyon, katrilyon gibi sayılar 99.999'un "9"lu katlarıyla belirtilir.
Ama, yüksek rahipler tanrı izniyle bunları kullanarak kusursuz ölçülerde zigguratlar, piramitler, dikilitaşlar, küre, kare, dikdörtgen, üçgen ve bunların prizmaları seklinde yapılar inşaa etmişlerdir.

Bu araştırmalarımın sonuçlarından çıkarttığım tespitlere göre kendi adımı bile "Alddn" şeklinde yazmam gerekiyor.

Sayılarda "0-10-20-30..." yazamayınca nasıl bilim yapılacağına siz karar veriniz.
 Ayrıca, 1,3,5,6,7,9 da insanı günaha sokan kutsiyetlere sahiplerdir.
Biraz ikero gidince de cift ve tek sayılarda ayrı kitaplıklar vardır, bunları bilmeyenin başı tanrılar, cinler,şeytanlar, ruhlarla derde girer deniliyor.

15.yy'da İranda Huruf İlmi denilen Harflere Sayılar atayarak Ebced Hesabı ile fal, büyü, kehsnetler yapan Fazllullah Esterebadi, şeytan ibadetçisi olmakla suçlanmış,  Timur'un emriyle öldürülmüştür.
Brahmanizm, Şiva-Sabi dininden miras kalma Huruf ilmi Yahudiler, Hıristiyanlar ve Müslümanlar tarafından günah olduğu bu kitaplarda yazsa da yaşatılmaktadır.

Geçen binlerce yıl içinde milletler göçler, işgaller ile birbirine karıştığından diller bozulmuş ve kutsal hesapların yapılması olanaksız hale gelmiştir. 
2000'li yıllarda emeklilik sonrası bu alfabelere ve huruf ilmine dair çok sayıda ciltlerle kitap okudum, aylarca çalıştım ve bir yerden sonra tıkandığını gördüm.
Nedeni de Türkçe de İngilizce de Arapça ve tim diller değişmişti.

Yani dini ilimlerin kökü, temeli olan Huruf ilmi bu günkü dillerle yapılamaz.



Evrende hiç de özel değiliz. Dinler her ne kadar insanlığın kayıp tarihî hakkında bilgiler içerirlerse de, siyasi nedenlerle bozulmuşlardır.

M.Ö 597'de Asur kralı Nebukadnezar, İsrail ve Mısır'ı işgal ettiğinde bu iki milletin dinlerini bilenleri, din adamlarını, dindarlarını ve nesillerini kurutmuştur.
Adet görme yaşına (9) gelmiş bakire kız çocukları ile 12 yaşlarına kadar erkek çocukları köle olarak Babil'e götürmüştür. 

72 yıl sonra 539'da Pers kralı Kurus Babil'i feth etmiş, köleliği yasaklamış, esirbolan milletleri Pers Kralının onlara emrettiği dine göre ibadet sözü alarak özgür bırakmış, topraklarına geri yollamıştır.


Krus'tan sonracArtakzerkses döneminde Yahudilere gönderilen Zerdüşt rahibi Ezra onlara Tevrat'ı yazıp vermiştir.
Perslerin Mitra dinini, Pers kralı ailesinden olanlara öğrettikleri dini kurumlara Mitraş denilirdi. 
Yahudiler de Ezra'nın yazdığı Teke Şeytan dinine uygun Tevrattan sectikleri metinleri öğrettikleri kurumlara ve derslere de Midraş demeleri bundandır.

Hıristiyanlar da bunu Ecclessia olarak kabul edip sonunda Kilise'ye dönmüştür.

Ülkemizde Medrese Mitraş'tan geçmiş, Osmanlı Mektep, Cumhuriyet Türkiyesinde Kuran Kursu denilmistir.
Din Dışı eğitim kurumlarına da Fransızların Ecclessia'da yaptıkları Ecole'den Türkçe ses uyumu ile Okul denilmiştir.
Sonunda hepsinde tapınaklardaki din eğitimi de, tapınaklarda din eğitiminden doğan Bilim de öğretilmektedir.


Tanrı emri olan dini metinleri okuyarak, anlayarak, yorumlayarak bunlardan matematik, geometri, fizik, kimya bilimlerini çıkarmışlardır.

Bilim, insanları dinine, milliyetine, diline, rengine bakmadan yaşatır. Bilim  laiktir, ayrım yapmaz.



Dinler ise öldürürür.





Bilim, insanları dinine, milliyetine,diline,rengine bakmadan yaşatır. Din laiktir,ayrım yapmaz.
Dinler ise, tanrısına, dinine inanmayanı ÖLDÜRÜR


Bu bu çıkarımlara da TANRININ RUHUNDAN GELDIKLERI inancıyla Huruf ilminde "B-BA" harfi tanrının ruhunu ve bilgisini temsil ettiğinden ILIM kelimesinin başına "B" harfini ekleyerek BİLIM terimini üretmişler inancındayım.

Hz Ali'ye atfedilen bir deyiş şöyledir;
"- Benim bütün bilgim B-BA harfinin altındaki nokta kadardır.

Neticede, Bilim kelimesi İlim kelimesinden türetilmedir, bu açıktır.

Din kitaplarıyla bilim yapabilmek için din kitapları ile bilim yapan Sümerlileri, Babillileri, Kaldelileri, Brahman, Vişnu, Şiva dinlerine inanan Hintlileri, Sabileri, Sabi Mısırlıları ve Grekleri örnek almak gerekir.

Onlar dinle bu günkü bilimin temellerini nasıl attıysalar öyle devam edilmelidir.

Kuran'ın Tanrı ve Evren Yaratılış Mitleri Yoktur.
Bu yüzden Kuran ile bilim yapılamaz.
Bilimden şaşmayın!


İslam'in Sabi, Mecusi kökenlerinden koparıldığı 14.yy'dan sonra İslam dünyasında da Hıristiyan dünyasında da Bilim çökmüştür.
Bu yüzden Avrupa din adamlarını kiliselere kapatıp Din Dışı Egitime geçmiştir.

Vatikan İncillerinin Tanrı ve Evren Yaratılış Mitleri Tevrat'a dayanır.

Bu kitaplar siyasi dinlerdir ve kökünden sökülmüşlerdir.

Tevrat da Sabilerin Cin Z d Rabba kitabına dayanır.
O da Şiva dini ve Brahmanizm'e o da Sümer'e derler. Ben Sümer tanrıları ile Hint Tanrılarının ayrı göksel varlıklar olduğunu düşünürüm ve Sümerden ayrı tutarım.





Berat Kandili demek
Hintli Kandili demek mi oluyor?


Kuran'ın Tanrı ve Evren Yaratılış Mitleri ağırlıklı olarak, "Adem'in yaratıldığında meleklere Allah'ın SECDE EDİN emri Vatikan Incilinde 40 kitapta yoktur.

Ama Ginza d Rabba kitabinda vardır.
Kuran ayetleri Cin Ze kitabı olmadan anlaşılamaz.

Çünkü Kuran, Tanrı ve Evren Yaratılış Mitleri Ginza kitabina dayalı Mecusilik dininin yaygın olduğu Sasani ülkesi ve etki bölgelerindeki halklar ki buna Arap yarımadası, Mısır, Avrupa bile dahildir.

Islam zaten Sasani ülkesini ve etki bölgelerini yağmalamak için Tanrı Kral Herakles'in Bayraktar Tanrısı Muhammed üstüne yazıldı.
Cin Z Rabba kitabının tanrısı Hay=Yaşam=Hayyul Kayyum'un ( Bakara 255-Ali imran 2) savaşlarında sancağını taşıyan Tanrının adı Aramice S'ISLAM'dır.(Antik Sabiler ve Din Kitapları alaeddinyavuz@wordpress.com)
Muhammed de Bayraktar Tanrı İslam'dır.

Sonuç olarak, Islâm müfessirleri aptal aptal abuk sabuk 2,5 milyon hadisle Kuran yorumu yapmayı terk edip Ginza d Rabba kitabını okuyup Kuran ile yorumlarlarsa o zaman Kuantum fiziği, Genişleyen Evren, Macro ve Mikro Evren kuramlarından Matriks filmindeki bir kişinin bir anda milyonlarca ve düşmanına benzetmekte ondan üstün yeteneklerle bir anda çoğalmasına kadar her türlü kavramı açıklayabilirler.
Amerika bilim çalışmalarını bu kitap, Sümer dini, Brahmanizm, Jainizm, Budizm,Vatikan Tevratı karışık olarak esas alarak yapıyor.
Abd din temelli bilim yapıyor.

Kuran'ın temel kitap saydığı Tevrat, Zebur İncil ve Kuran, İran ve Roma tarafından siyasi hedeflerine uygun olarak Köle Toplum Dinleri olarak yazılmıştır.
Zebur ise vahiy kitabi bile degildir. Vatikan Incilinde Kral Davut'un Yahweh'e yakarışlarından oluşan şiirlerdir. Güzeldir, bu yüzden Yahudi ve Hıristiyanlar ilahi yerine onları okurlar.

Kuran da Markos, Luka, Matta, Yuhanna, Tomas, Barnaba, Yahya incilleri gibi Tanrı ve Evren Yaratılış Mitleri barındırmazlar. Sabilerin kitaplarına dayalı oldugundan gerek görmemişlerdir.

 Bu nedenle Sümer, Hint, İran, Asur, Mısır, Grek, Roma dinleri köleci toplumlardır dinleri onların dinleridir ve özgürlükçü, laik, eşitlikçi çağdaş toplumların kabul etmesi beklenemez. 

İlle de din ile bilim yapılmak isteniliyorsa  Tanrı ve Evren Yaratılış Mitleri olmadan bilim yapılamaz diyorum.
Yoksa aşağıdaki gibi sonuclar çıkar.

Alaeddin Yavuz

https://www.facebook.com/share/p/1Bje9Uv7JS/

21 Mart 2025 Cuma

#EYLEMCİ GENÇLER DİKKATLİ OLUNUZ

 

DEĞERLİ GENÇLER COŞKUYA KAPILIP HARCANMAYIN!



Bu mitingler, iktidarın ihtiyacı olan mali kaynaklara kavuşmak için, 23 yıldır kendisini iktidar eden işbirlikçi muhalefete ödül olarak bahşettiği yerel yönetim kurumları olan belediyelerden başta IBB, ABB olmak üzere Antalya, Mersin,İzmir, Balıkesir, Çanakkale belediyelerine ve iştirakleri olan kurumlara el koymak için başlattığı kayyum atama, belediye başkanlarını ve ekiplerini hapsetme gibi hukuksuz eylemlerine tepki amaçlıdır.













Sizler de simdilik bu hedefte kalın, miting deneyimleri edinin. Siyasileri tanıyın.


Bu tür kazanılmış hakların yok sayılması sizlerin teokisini haklı çıkarmaktadır.

Siyasilerin projeleri varsa sizin de mantıklı, uygulanabilir, yapıcı projeleriniz olmalıdır.

Chp ve destek veren muhalif partiler ve kurumlar da kazanılmış anayasal hakların yok sayılmasını peotesto amacıyla katılmaktadır.

Hükûmet de muhalefete "teröre neden olmak, devleti yıkmaya teşebbüs etmek" gibi suçlar isnat edebilmek için bu mitinglere fazla müdahale etmemektedir.

Gazeteci İsmail Saymaz'ı bile "Devleti yıkmaya teşebbüsten" tutukladılar.

Akıl işi değil. Ama Akp için sorun da değil.

Sizler;

Hazır toplanmışken Taksim'e, KaçAk Saraya yürümek isteyebilirsiniz.

Ben bile düşündüm ve yazdım.

Ama sizler;

İsmet İnönü destekli 1961'den 1965'e kadar, Ordu-Üniversite destekli geliştirilen Ulusalcı Sol hareketine katılan 1968-1970'lerdeki gençler gibi, 1964 Johnson mektubu ile koalisyona dönüşen 1965'de iktidarı terk eden, 1964'lerde Almanya'dan getirilip TİP'i bölen BND-CIA yetiştirmesi Doğu Perinçek'in ardından, İnönü hükümetinin çekilmesiyle ortada sahipsiz kalan gençler gibi kurban olmamak için dikkatli olun.

Bu konu hakkında size kaynakları Sola Açılan Haçlı Seferi ve Cumhuriyet Tarihimiz (keykubat.blogspot.com) yazımdan aklımda kalan gerçek bilgiler vereyim ki sahte tarihçilere aldanmayın;
1961'de ölüp Vatikan'a gömülen Gregoryen Ermeni Süryani Hıristiyan azizi Said Okur( Nursi)'un başsız kalan Nur cemaatini CIA 1967'de Fetullah Gülen'e teslim etti.
Fetullah Gülen, eski Osmanlı Şeyhül İslam'ı, Atatürk dönemi Chp Van milletvekili olan devşirme Ermeni Abdülhakim Arvasi'nin kurduğu Arusi/ IŞIKÇI tarikatının başındaydı. Bu tarikat devletçiydi ve Nurcular gibi İslâm Kurdistani  hayalleri yoktu.

Kayseri Pınarbaşı'ndan 1864'de Kibris'a sürülen Ermeni ailesinden olan ve Kıbrıs İngiltere Büyük Elçisinin ricasıyla Fevzi Çakmak'ın torpili ile askeri lise ve Harp Okuluna alınıp mezun edildikten sonra SEKİZ YIL Amerika Birleşik Devletleti Harp Okukundan mezun olduktan sonra Türkiye'ye dönüp Turancı hareketlere katılan Hüseyin Feyzullah (ALPASLAN TüRKEŞ) de bu tarikata katılmıştır.

1956'da ABD'nin Türkiye'yi "Oltada Balık"  olarak tanımlayan Rockefeller'in önerisiyle nakdi krediyi kesmesi üzerine projelerine mali kaynak bulmak için 1958'de SSCB'ye İş Bankası hisseleri karşılığı kredi anlaması için randevu alan Adnan Menderes'e çok kızan ABD ölüm fermanını imzalamıştı.

27 Mayıs 1960 darbesini de ABD emriyle yapan ALPASLAN TÜRKEŞ/HÜSEYİN FEYZULLAH darbeyi bitirince tankları Ankara'daki Amerika Büyük Elçiliği kapısına dayayıp DARBENİN ÜCRETİNİ istemişti. 
Adnan Menderes ABD emriyle idam edilmişti.
Darbeden sonra kurulan 1 yıllik geçici hükümetin düzenlediği seçimler ile Chp tek başına iktidar olmuştu.
Aynı yıl, Amerika yazdığı NATO PROJESİNDE, Türkiye'yi BİRİNCİ DERECEDE SAVUNULACAK NATO ÜLKESİ olmaktan çıkarınca İsmet paşa çok içerlemiş ve ilk kez Mustafa Kemal Atatürk'e hak vermişti.

Bu nedenle Atatürk'ün Tam Bağımsız Türkiye hedefine yönelik, SSCB destekli Leninist Antiemoeryalist Sol Hareketini başlatmıştı.
Ama bu hareketi bur çok kriz doğurmuş ve ABD tehditleri 1964 Johnstone mektubu ile savaş durumuna yükselmişti. 
1964'de ABD'yi yatıştırmak için koalisyon kurulmuş 1965'de seçimler ile iktidar sag partiye teslim edilmis, 1966'da Morrison Süleyman Demirel iktidar edilerek ABD sakinleştirilmişti.

Abdülhakim Arvasi'nin Saadet-i Ebediyye/Tam İlmihal kitabı da, 1967'de Fetö ile A. Türkeş'in ortaklık gelişmesi sonrası torunu, Kuleli Askeri Lisesinde Kimya öğretmeni olan Hüseyin Hilmi Üçışık'ın düzenlemesiyle 1967'de CIA talimatlarına uygun hale getirildi.

CIA ürünü CKMP de Türk-İslam Sentezi üzerine ilkeleri belirlenen MHP olarak Fetö'nün askeri destekçisi olarak yapılandırıldı.

Daha sonraları OTİ (Osmanlı-Türk-İslam) adını alan bu senteze inandırılan MHP gençleri, Ülkü Öcakları adlı gençlik örgütünde eğitildiler ve başta ordu,yargı tüm kurumlara dolduruldular. 
Bu elemanlar CIA-ABD destekleriyle 12 Mart 1971 muhtirasi ile orduya ve devlete el koydular.

İlk işleri de orduda, İsmet Inönü'nün 1961 sonrası örgütlediği Ulusalcı Solcu, Atatürkçü askerleri tasfiye ettiler.

Böylece Erdal İnönü'nün ODTÜ'de yetiştirdiği Deniz Gezmisler, Mahir Çayanlar ve diğerleri sahipsiz  kaldılar.
Amerika ve İsrail Büyük Elçiliklerine yaptıkları eylemleri nedeniyle SOLU YILDIRMAK AMAÇLI idam edildiler.

12 Eylül 1980 cuntasına da, Atatürkçü Solcular ile Amerikancı Nurcuların savaşları ile gelinmişti.
Orduda ve siyasette SOL'un koruyucusu kalmamıştı.
Amerikan destekli Genel Kurmay başkanı olan Kenan Evren, ordudaki sibay ve astsubaylardan mezarlık bekçilerine kadar askerî personele, memurların iki katından fazlasına denk maaş vererek hepsini KÜÇÜK BURJUVA yapmıştı.

Bu cunta, zenginleşince halkçılık duyguları körelen ordu mensupları ile, 2,5 milyon Solcu ve Ülkücü tutuklamış, Nurcu Süryani Hıristiyanlarına dokunmamıştı.

Ama Solun üstünden silindir gibi geçmişti.
Ayıp olmasın diye de bir kaç Ülkücüyü de "Bir sağdan, bir soldan" sloganıyla idam etmişti.

AB-D ülkeleri bizde demokrasiye izin vermek istemedikleri için bu Süryani, Yahudi Hıristiyan Seriatçılarını başa getirdi.
Bu tarihi olayları iyice sindirin ve sonuçlar çıkarın.

Mitinglere öyle katılın, tanışın, çoğalın, örgütlenin, mantıklı bir Devrim Stratejisi oluşturun, halkı arkanıza alacak, size sevgi, saygı yaratacak şiddet içermeyen eylemler ile işe başlayın.

Siyasi partilerden yararlanın ama asla kulları olmayın.

Yoksa sizler de, şu an dinlemekte olduğum Fikret Kızılok' un "Unutma Ey Halkım Unutma Bizi" şarkısını tekrar etmek zorunda kalırsınız ve bu millet de sizi daima anarşist, din düşmanı olarak bilir.

Siyasiler sizi her zaman satar. Onlara KIRMIZI KART göstermek daha kolay gelir. 


CHP, ABD'nin emriyle başlatılan Çok Partili Döneme Geçiş projesi gereği İsmet İnönü ile Celal Bayar, Adnan Menderes, Fatin Rüştü Zorlu, T Polatkan arasında İsmet paşanın konutu olan Pembe Köskte imzalanan Centilmenlik Anlaşması olan 1946 Pembe Köşk Muvaazası (Şike) ile Chp genel secimleri hep Sağ Partilere terk etmiştir.

Amerika emretmis, öyle olmuştur. 
1980 cuntası ile kapatılan Chp, Deniz Baykal'a aynı anlaşmaya bağlı kalmak şartıyla ABD tarafından kurdurulmuştur ve tek işi Sag partileri,  2002 sonrası da yalnız RTE'yi iktidar etmrk için çalışmıştır.



Bu darbe Chp ve diğer Tbmm partileri ve ordu, yargı destekli, AB-D istekli yapılmıştır.


Hepsi Rte'nin memurudur.

Proje,  RTE'yi tekrar BAŞKAN YAPMA projesidir. 

Rte iktidar olamaz, 23 yıldır Chp iktidar etmiştir. 
2024 yerel seçimlerinde seçimleri protesto edenlerin oranı %11'den %22'ye çıkmıştır.

Bu tahrik edici tutuklama, hapsetme, kazanımlarına el koyma operasyonları her seçimde özellikle Kemal Kılıçdaroğlu döneminde halkı sandığa çekmek için hep yapıldı ve seçimlere sağlanan yüksek seçmen sayısı katılımıyla  RTE başkan yapılarak İKTİDAR edilmiştir. 

Bu proje de odur. MAKE GREAT  RTE AGAIN Donald Trump sloganı benzeri degilmiydi bu?
Değilse kanıtlamak onlara düşer. 

Takdir aklı, bilgisi, projesi olanındır.


Alaeddin Yavuz

Emekli Polis Memuru

Not;
Gerçek SOL, antiemperyalist Leninist tüm dünya milletlerinin kardeşliginde kurulacak bir Tek Komünist Dünya Devletini yani Komunizm'i hedef alan SOL'dur. 

19.yy'da ABD'nin Avrupa'da imparatorlukları yıkarak yok edip kendi Dünya Devletini kurmak için anarşi çıkarmak amaçlı başlattığı SOL, Etnik Sol yani Nasyonal Sosyalizm yani FAŞİZM'dir.

1924 sonrası Sscb Stalin Solu da, Taşnak ve Hınçak Ermeni Solunun devamı olan Pkk Solu da Stalinci Faşist Sol'dur.