Sayfalar

27 Kasım 2010 Cumartesi

BUYUK SAVASIN AYAK SESLERI


BÜYÜK BİR SAVAŞIN AYAK SESLERİ


   
Kore'den yükselen Dumanlar

Son birkaç ay içinde dünyadaki gelişmeler 11 Eylül 2001 İkiz Kule Komplosunun artık sonuç aşamasına geldiğini göstermektedir.
Deccal,Dabbe Bush
ABD eski başkanı Bush’un aile dostu ve ortağı Ladin ailesinin afacan oğlu Usame B.Ladin’e kurdurduğu El Kaide terör örgütü her ne kadar sağ duyulu insanların çabalarıyla olsa gerek bir şekilde “Haç-Hilal Blogu” oluşturmada yeterince çalıştırılmadı desem yeridir.
Gürcistan-Rus Savaşına Türkiye’nin dahil edilmesinden kıl payı sıyrıldıysak bunu gerçekleştirenlere de teşekkür etmeliyiz.

Gazze’ye yardım götürme bahanesi ile AB-D ve hükümet ortaklığında başlatılan sözde İsrail’i yola getirme projesi gene savaş karşıtlarının çabası ile AKP hükümeti adına fiyasko ile sonuçlansa da önlendi.
2001’de Bush’un iktidara geldiğinde başlattığı “Yecüc-Mecüc Savaşları” kampanyasının temelini teşkil eden şer üçgeninden Irak ve Afganistan işgalleri ile acılara gark olurken İran ve Suriye Rusya-Türkiye’nin sağ duyulu gayretleri ile Irak’ın kaderini paylaşmaları engellendi.
İsrail ile sinsi işbirlikleri ortaya çıkınca da AKP hükümetinin Ortadoğu Liderliği veya Yeni Osmanlı çabaları seçim sonrasına ertelendi.

Dış işleri bakanı A.Davutoğlu’nun geçenlerde Araplardan yediği fırça,Telekom’un hibe edildiği Lübnan’ın başbakanımızı “Padişahım Çok Yaşa” diye karşılaması ile telafi edilmeye çalışıldı.
Arap gazeteci Hüsnü mahalli dün katıldığı bir programda,Arapların Türk dizilerini çok sevdiklerini ve “Yahu bu Türkler,birbirlerinin karılarına,kızlarına rahatça girip çıkabiliyorlar mı bunlar nasıl Müslümanlar” diye de sormaktan geri durmadıklarını anlattı.

Yani bazılarının çok övündüğü dizi siyaseti halkımızı cinsel sapık olarak tanıtıyormuş, haberiniz olsun.
AKP’nin yarattığı köktendinci rejim korkusunu hafifletmek için CHP’nin boyunu uzatmaya karar veren AB-D,AKP karşıtı Alevi ve Alevi görünümlü dönmeleri rahatlattı.
Komşularımızla “sıfır sorun siyaseti” güttüğünü söyleyen ve bu yüzden Ermenistan ve Yunanistan’ın her dediğine evet çeken  AKP hükümeti,Gürcistan-Rus ve Gazze Flotalia olayının yarattığı düzmece İsrail-Türkiye krizleri ile devleti iki kez savaşın eşiğine getirmiştir.
C.I.A ürünü El Kaide
Türkiye’yi bir türlü savaşın içine çekmeyi başaramayan köktendinci AB-D  şeytan ittifakı,bu hevesini seçim sonrasına ertelemiş görünürken,uzun zamandır kışkırttıkları Kuzey Kore’yi bir şekilde Güney Kore’ye saldırtmayı başarmıştır.

K.Kore’nin yarım milyon kişiyi askere almaya başladığını,AB-D uçak gemilerinin bölgeye hareket ettiklerini,Çin’in ABD’ye olaya karışmaması için önerilerini,bu kriz öncesinde de Sarı Deniz civarlarında bir ada sorunu için Çin-Japon gerginliğinin çıktığını da hatırlayalım.

Bütün bu gelişmelere ek olarak geçen ay Fransa-İngiltere askeri-ekonomik işbirliği antlaşmasının imzalandığı günlerde Yemen’den İngiltere’ye ve Alman şansölyesine gönderilen bombalı mektuba  kadar bir dizi olaya Wikileaks’ın sahibinin İsveç’te yargılanmasının ardından geçen 10-15  günlük sürenin ardından seri halde ABD-İngiltere,Türkiye ve diğer  bir çok ülkeyi içeren gizli belgelerin bu sitede sergileneceğinin duyurulmasının ardından ABD hükümeti ilgili hükümetlere “aman kızmayın,olur böyle şeyler” uyarısı yapmış.
Sanki ona “görürsün sen ben de sana küstüm” diyebilecek bir hükümet varmışçasına böyle bir nezakette bulunmuş.
Bütün bu olaylar 2010 Türkiye genel seçimlerine varmadan bile ortalığın birden karıştırılacağı, aynı iki dünya savaşında da olduğu gibi milletlerin bir oldu bittiye kurban gidecekleri sonucuna işaret etmektedir.
Yeryüzünde ister AB-D ister ezilen yarı sömürge devletlerin halkları olsun herkes dünya barışını korumak için bir şeyler yapmalıdır.
En çok da batılılar,çünkü bütün hile-desise,dolap dümenleri kuran köktendinci hükümetler  onların seçtikleri hükümetlerdir.
Faşist ABD
Elbette son 40 yıldır seks ve uyuşturucu ve de alkol ile erimiş beyinlerinde bunu düşünecek hal kaldıysa yapabilecekleri inancındayım.Çünkü onlar bizler gibi asırlardır sindirme kampanyalarından bizler kadar etkilenmediler.Bu yüzden mücadeleciliklerine dayanarak bunu yapabilirler.
Bizde kendilerine NGO diyen AB-D+AKP yalaması olmuş,kocasını evlendirmek için dilenen Çingene karısı gibi ağalarına devlet kurmak için savaşan ama,kendi özgürlüklerine sahip çıkmayan, “azad kabul etmez” Kürtlerden oluşan bu sivil toplum örgütlerinden hiçbir umudum olmadığını da belirteyim.
Ama,bu pislik geldiğinde yaratacağı acılar inanın,1970-1980 olaylarının, PKK kayıkçı kavgasının acıları ile kesinlikle kıyaslanamayacak derecede olacaktır.Bir anda devletler silinecek bir anda yenileri kurulacak,korkunç acıların yaşanacağı bu olasılıkları önlemek için hala şansımız vardır.

Unutmayınız;
“”Savaş öncesi sağlanan huzura Barış denir.Savaş sonrası sağlananın adı ise kaybedenin teslimiyetidir.””

keykubat

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.