Sayfalar

3 Ağustos 2008 Pazar

GÜNLER 25 SAAT OLACAKMIŞ

GÜNLER 25 SAAT OLACAKMIŞ
Hürriyetin bu haberi mesnetsiz bir haber değil.Van Üniversitesinden bir hocamız da iki yıl kadar önce GAP Tv'de dünyanın 100.000 yıl sürecek yeni bir döneme girdiğini açıklamıştı.Bu dönemde ise dünya güneş etrafında çizdiği eliptik yörünge yerine dairesel bir yörünge çizerek atmosferin ısısının artarak bulutlanmalara ve sonucunda da uzun yıllara sürecek bir buzul çağına geçileceğini açıklamıştı.
Dünyanın kendi ekseni de zaten,alt tarafı yenmiş elma görünümlü dünyamızın boşlukları sanki biraz uzaydan düşen meteorlarla biraz da sularla doldurularak zoraki oluşturulmuş yapısı var.Kur'anda da ;

Kaf Suresi:

7-Yeryüzünü de döşedik ve ona sabit dağlar koyduk.Orada gönül açan her türden bitkiler yetiştirdik.

47- "Göğü gücümüzle biz kurduk .Şüphesiz biz geniş kudret" sahibiyiz.

48-"Yeryüzünü de biz yaydık ne güzel yaymışızdır."

(Sümer'de Enkinin kıtaları ayırması,göğü düzenlemesi)

Mülk Suresi:

5-"And olsun ki ,biz yakın göğü ışıklarla donattık,onlarla şeytanların taşlanmasını sağladık.ve şeytanlara çılgın alev azabı hazırladık."

ayetleri ve diğer dinlerdeki benzer hikayeler dünyanın manyetik alanının zoraki oluşturulduğu,ve yakın gökyüzü diye tarif edilen görebildiğimiz samanyolu galaksisi ile yakınlarındaki yıldız kümlerinin dünya dışı büyük bir teknoloji tarafından düzenlendiği fikrini güçlendirmektedir.
Bu bilgiler ışığında aşağıdaki haber türü gelişmeleri beklemek ise gayet doğal görünmektedir.
Ayrıca da büyük devletlerin yaptıkları nükleer denemelerin de dünyamızın hem kendi hem de güneş ekseni etrafında dönüşünü,manyetik kutbunun da yer kabuğunun da atom bombası denemeleri ile sarsılması sonucu kaymasına sebep olacağını da hesaplamak gerekir.
Kehf Suresi:
47-"Bir gün dağları yürütürüz de yeri dümdüz görürsün.Onların hiçbirini bırakmaksızın hesap yerine toplarız"
Ayetinde olduğu gibi yeryüzünün,fay tabakalarının desteklerinin çekilmesiyle dümdüz olabileceği olasılığından bahsediyor.Bu ayet ışığında da fay katmanlarının yerlerinden kayması olayına ,Aral gölü,ülkemizde tuz gölü,beyşehir gölü gibi bir çok göl ve nehirlerin günümüzde kurumalarının gözlenmesi ancak bu şekilde bir açıklama ile açıklık kazanmaktadır.
Amerika ve Avrupa ülkeleri bir çok icatlarını din kitaplarındaki ayetler üzerine yoğunlaşarak yapmaktayken, ve bunu da itiraf etmekteyken hiç bir şey üretmeyi başaramamış (anarşi ve bölücülük hariç) üniversitelerimizin "din" konusunu "dogma" olarak algılayıp görmezden gelmesi ile hayal gücü de kalmayan milletimizin gittikçe gerileşmesi de ancak böyle açıklanabilmektedir.
Bütün dinlerin "dünya dışı varlıklar" kaynaklı olduğu,dünyamızda,yaşadıkları sürece bizleri köle olarak kullandıkları,doğal kaynakları tüketince de çekip gittikleri,insanlığı da evrensel aklı bulsunlar diye bıraktıkları "din" adını verdiğimiz bir takım bilgilerle yaşamamıza terk ettiklerini ve bunlara tapınmak gereğinin olmadığına,ancak,tekrar geldiklerinde insanlığın topyekün savunma sistemleri oluşturması gereğinin doğruluğunu anlatmak daha akılcı değilmidir?
Tüm bunlar açıkça bütün din kitaplarında yazmakta iken,bilim ve din okulları olan üniversitelerimizin;
a)"Din olmazsa ülkemizin birleştirici olan harcını kaybederiz,ülke bölünür korkusu" ile dini dogmaları ve örgütlenmeleri açıkça desteklemeleri,"
b)Desteklenen dincilerin de devletin idaresinde söz alacak kadar güçlendiklerinde ise;
"Din devleti gericiliktir,dogmadır,tarikatlar batıldır,din ve devlet işleri ayrıdır" deyip Laik devlet için ikide bir parti kapatmalar,muhtıralar,halkın kamplaştırılması ve biribirlerine düşman edilmesinin de teşvik edilmesi"ne sebebiyet veren bir devlet anlayışı da gülünç ve akıl dışı bir şeydir.
Her şeye rağmen kurgulanmış yaşam gerçek olarak haberde olduğu gibi zaman zaman kendini gerçek olarak gösterecektir.
Çok tehlikeli olan bu "Hükmetme" arzumuz yüzünden bu tür sonuçlarının bilemeyeceğimiz olaylara da mecburen katlanacağız.

Keykubat.
Şimdi haberi okuyunuz;

Günler 25 saat olacak
Dünyanın kendi ekseni etrafında dönüşü yavaşlıyor...

30.03.2008 16:26
Dünyanın kendi ekseni etrafında dönüşü yavaşlıyor. Bilim adamları hesapladı. Günler 24 değil 25 saat olacak.

Günler gittikçe uzuyor. Bahar geldi diye değil. Bilim adamları yer katmanlarını, astrolojik kayıtları, güneş ve ay tutulmalarıyla ilgili eski kayıtları inceleyerek hesapladı... Dünyanın kendi ekseni etrafında dönüşü yavaşladı. Bu yavaşlamanın Milattan Önce 700 yılında belirgin biçimde başladığı tespit edildi. Bunun başlıca sorumlusu Ay'ın çekim gücü gösteriliyor.

Zaman içinde bu çekim gücünün arttığını savunan bilim adamları, örneğin yeryüzünde dinozorların yaşadığı dönemde, yani yaklaşık 100 milyon yıl önce, dünyanın kendi ekseni etrafında dönüşünün daha hızlı olduğunu ve günlerin 23 saat olduğunu kanıtladılar.

GÜN 21 SAAT, BİR YIL 420 GÜNDÜ

Dahası, yeryüzünde sadece tek hücreli canlıların bulunduğu dönemde (yaklaşık 530 milyon yıl önce) ise bir günün yaklaşık 21 saat olduğu belirtildi. Bir yılın süresinin yani Dünya'nın güneşin etrafındaki turunu, aynı hızla tamamladığı anlaşıldı. Ancak günler yaklaşık 21 saatlik olduğundan, bir yıl 420 gündü.

Bilim adamları, Dünya'nın kendi ekseni etrafındaki dönüşünün yavaşlamasıyla günlerin artık 24 saati aştığını ve bunun yakın gelecekte 25 saate çıkacağını açıkladılar.

Hürriyet

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.