#ATATÜRK, DANKO'NUN KALBİ VE İŞBİRLİKÇİ HALK DÜŞMANI GÜNÜMÜZ MUHALEFETİ
Şevket Süreyya Aydemir, Tek Adam kitabında (1963) Büyük önderimiz Mustafa Kemal Atatürk'ü Rus efsanevi kahramanı Danko'ya benzetir.
Yazdığı efsaneye göre, Rus(Bataklık Balıkçısı demektir.) halkı düşmanları tarafından karanlık bir ormana sürülür.
Ormandaki vahşi bilmedikleri yaratıkların sesleri onları korkutur ama düşman da ileri gitmeleri için zorlar.
İnsanlar taşa, çalıya takılıp düşer, yaralanır, ışık yoktur.
İçlerinden biri olan Danko, elini göğsüne sokup kalbini çıkartır.
Çok parlak ışık saçan kalp sayesinde ilerler ve bataklığa gelirler.
İleride kuru zemin görürler, oraya Danko'nun kalbinin ışığı ile ulaşırlar.
Güvenliğe kavuşunca herkes ayrı bir kahraman olur, kimse Danko'yu hatırlamaz.
Sonunda biri çıkıp onu kurtarıcı ilan edince Danko'yu öldürürler.
Buradan yola çıkarak, Yunan ordusunun Ankara Polatlı ilçesine dayandığı haberi gelince mecliste homurtular artar, kimisi Kayseri'ye meclisi taşıyalım der, kimi, bu iş bitti, evlere dönelim der de der.
Bu ümitsizlik esnasında Atatürk meclis kürsüsüne çıkar ve şunları der;
“İşittim ki bazı arkadaşlar yoksulluğumuzu bahane ederek memleketlerine dönmek istiyorlarmış.
Ben kimseyi zorla Milli Meclise davet etmedim. Herkes kararında hürdür, bunlara başkaları da katılabilirler.
Ben bu kutsal davaya inanmış bir insan sıfatıyla buradan bir yere gitmemeye karar verdim.
Hatta hepiniz gidebilirsiniz.
Asker Mustafa Kemal mavzerini eline alır, fişeklerini göğsüne dizer, bir eline de bayrağı alır, bu şekilde Elmadağı’na çıkar, orada tek kurşunum kalana kadar vatanı müdafaa ederim. Kurşunlarım bitince bu aciz vücudumu bayrağıma sarar, düşman kurşunlarıyla yaralanır, temiz kanımı, kutsal bayrağıma içire içire tek başıma can veririm.
Ben buna and içtim.”
Atatürk'ün kurduğu CHP'nin 13 yıldır başında olan, Atatürk' e 1921 Koçgiri, 1936-38 Seyit Rıza isyanlarını çıkarmış, Atatürk ile savaşta 50 akrabasını Atatürk'ün öldürdüğünü Akit gazetesine eşi Selvi (Silviya) Kılıçdaroğlu'na beyan ettiren Kemal Kılıçdaroğlu yönetmektedir.
Partide bir tek Atatürkçü, ulusalcı solcu bırakmayan, Atatürk'e KEFERE diyen Pontus, Şeyh Sait ve diğer 25 Süryani ve Yezidi isyanlarını çıkaranların soylarını partiye dolduran, Atatürkçülere kendi ve dört ittifak partisine toplam 169 milletvekili çıkartan, 21.000 sandığa gözlemci koymayan, 3. kere aday olmayacak adamı aday yapan, yasa dışı seçime onay verip iktidarı tekrar iktidar edip, üstüne %48 oy aldığı halkı duyarsız olmakla, emeklileri suçlayan bir kişiliksiz işbirlikçi nasıl Atatürkçü olabilir?
Oysa yukarıda olduğu gibi, Atatürk'ün devleti kurtaracağına ondan başka inanan yokken, o yanında olan, ümitsizliğe kapılan kimseyi suçlamadı.
Işte bu yüzden bu maskeli kripto Ermeniler asla Atatürkçü olamazlar.
Çünkü kanlarında o cevher yoktur.
Takdir, aklı, bilgisi, beyni olanındır.
Alaeddin Yavuz
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.