ERMENİ SOYKIRIMINA HAYIR DEMEK İÇİN TIKLA VE "NO"YU İŞARETLE;Yazıyı sonra da okuyabilirsiniz;
http://www.msnbc. msn.com/id/ 21253084
Sayın Vali'yi kutlarım,
Adana Valisi sayın İlhan ATIŞ'ın,makamına ve kendisine yakışan tutumundan dolayı kendisini kutlarım. Umarım,siyasi bir linçe maruz kalmadan çabalarının karşılığını alır.
Utanmadan,tarihte görülmemiş büyük pişkinlikle küçük çocuklarını ve kadınlarını miting meydanlarının en önüne süren Kürt'lerin kendi davalarına ne kadar değer verdikleri de ortaya çıkmıştır zaten.
Kadın ve ilk okul çocuklarının ardına saklanarak yürüttükleri ABD-AB destekli eşkiyalıkları ile sadece ne kadar korkak,aciz,nankör olduklarını göstermekte ve kendilerini rezil etmektedirler.
Erzurumluların güzel bir deyişi vardır.
"Kürtten olsa evliya
Sokma sakın avluya,
Ya samı (*) çalar ya samanı"
Kürtler her zaman hırsız ve eşkiyaydılar bu gün de yaptıkları devleti soymaktan başka bir şey değildir.
Kendi başlarına işlettikleri doğru düzgün ne bir kurum ne de kuruluş vardır.
Kürdistan kurmaya kalkıyorlar ama hepsi batıya kaçıyor.
Kendi topraklarında bir medeniyet kursunlar da görelim.
Bir sürü çocuk yaşta sübyanlardan harem kurup sabah akşam köpekler gibi sorumsuzca çocuk doğurtmakla medeniyet yaratılsaydı,tavşanlar ile köpekler yeryüzüne hakim olurlardı.
Kürtlerin girdiği yerde ne ot biter ne de ağaç.
Girdikleri işlerde rüşvetten,hırsızlıktan geçilmez.
Bir kurum veya şirket zarar ediyorsa kesinlikle Kürtlerin bol olduğu bir yerdir.
Aç diye acıyıp ekmek versen gözüne kestirirse öldürmeye kalkar.
Piknik yapanlar benzer olaylara çok defa şahit olmuşlardır.
Bunlar çalışmazlar,dilenirler,çalarlar,fırsat ve zayıf bulurlarsa öldürürler.Yeryüzünde Kürtler kadar tembel,nankör ve her şey olabilecek bir kavim yoktur.
Issız yerlerde çalışan kadın ve erkek fahişeler onlardır,hem paralarını alırlar hem de soyarlar,çalarlar.
Amerika ve Avrupa çok seviyorsa alsın bunları kendi ne yaparsa yapsın,yapmıyorsa da devlete de karışmasın.
Artık iyice bıktırdılar.Yalnız Türk Milletini değil,komşu milletleri ve tüm dünya milletlerini de bıktırdılar.
Bu pislikleri planlayıp düzenleyenler bu işe son vermezse ciddi kutuplaşmalar olacak.
Bunu önlemekle görevli başta hükümet ve diğerleri ne yapılacaksa yapsınlar.
İçimden iyi bir şey yazmak bile geçmiyor artık.
Keykubat
(*)Sam:Karasaban,kağnı,atarabası gibi araçları çekmek için büyük baş hayvanların bağlandıkları ağaçtan yapılmış boyunduruk.
Vali ateş püskürdü!
'Eylemci çocukların ailelerine ait Yeşil Kartları iptal edeceğiz' demişti...
Adana Valisi İlhan Atış, Yeşil Kartıyla tedavi olduğu sağlık ocağının, tedavi gördüğü hastanenin, bedava kitap, defter, önlük, ayakkabı alarak okuttukları okulların camlarını çocuklarına taşlatanlara izin vermeyeceklerini söyledi.
Adana Valisi İlhan Atış, çocuklarını eylemlerde kullanan ailelerle ilgili çarpıcı açıklamalarda bulundu.
"Yeşil Kartı iptal edeceğimizi düşünüyoruz dememiz bile kıyamet kopardı." diyen Vali Atış, "Neden bu kıyametin koparıldığını araştırdık. Yarından itibaren Adana'daki tüm Yeşil Kart dosyalarını yeniden incelemeye alacağız. Acaba hakkı olmadığı halde Yeşil Kart alan mı var, Yeşil Kart'ını kiraya veren mi var, acaba Yeşil Kartı teröristler de mi kullanıyor?" diye konuştu.
Vali Atış, "Anadolu erkeği korkmaz, çocuğunu ve karısını polisin karşısına sürmez. Eğer bu işi mertçe yapmak istiyorlarsa yüzündeki çorabı çıkarır, polisin karşısına çıkar, gösterisini yapar." ifadelerini kullandı.
Vali Atış, "Ama mesele işsizlik, yoksulluk değil. Mesele başka. İki-üç eş alırken yoksul değilsiniz, Kaleşnikof alırken yoksul değilsiniz, düğünlerde tabanca atarken yoksul değilsiniz. 15 çocuk yaparken yoksul değilsiniz ama polise ve jandarmaya taş atmaya gelince yoksulluktan dolayı atıyoruz diyeceksiniz ve destek göreceksiniz, ayıptır." dedi.
Radyo ve Televizyon Yayıncıları Meslek Birliği'nin (RATEM) Seyhan Oteli'nde düzenlenen, 'Yerel Radyo ve Televizyonların Pazarlama İletişimindeki Yeri' konulu panele katılan Vali Atış, Türkiye'de son günlerde bir oyun oynandığını, bu oyunda da çocuklar ve kadınların kullanıldığını kaydetti.
"İKİ-ÜÇ EŞ, KALEŞNİKOF ALIRKEN YOKSUL DEĞİLSİNİZ"
İşsiz olduğunu söyleyip, bundan dolayı polise ve jandarmayı çocuklarına taşlatanlara seslenen Atış, tarlalarda kendilerine iş vereceğini ifade ederek şunları söyledi: "Ama mesele işsizlik, yoksulluk değil. Mesele başka. İki-üç eş alırken yoksul değilsiniz, Kaleşnikof alırken yoksul değilsiniz, düğünlerde tabanca atarken yoksul değilsiniz. 15 çocuk yaparken yoksul değilsiniz ama polise ve jandarmaya taş atmaya gelince yoksulluktan dolayı atıyoruz diyeceksiniz ve destek göreceksiniz, ayıptır."
"NEDEN KIYAMETİ KOPARDILAR?"
Çocuklarına sahip çıkmayan aileler hakkında işlem yapacaklarını söylediklerinde, kimsenin ailelere 1 yıla kadar hapis, 100 YTL ceza verilebileceğine ve kömür yardımlarının kesileceğine, çocukların vesayetinin alınacağına aldırış etmediğini aktaran Vali Atış, herkesin Yeşil Kart'ın iptal edilebileceğine taktığını belirtti.
"Yeşil Kartı iptal edeceğimizi düşünüyoruz dememiz bile kıyamet kopardı." diyen Vali Atış, "Neden bu kıyametin koparıldığını araştırdık. Yarından itibaren Adana'daki tüm Yeşil Kart dosyalarını yeniden incelemeye alacağız. Acaba hakkı olmadığı halde Yeşil Kart alan mı var, Yeşil Kart'ını kiraya veren mi var, acaba Yeşil Kartı teröristler de mi kullanıyor? Bunun tespiti için 514 bin Yeşil Kart dosyası yeniden incelecek. Yeşil Kartlar karşılığında 2007 yılında ödediğimiz para 273 trilyon lira." diye konuştu.
Vali Atış, "Bu fakirlik meselesi değildir. Bir gazeteci beni Hüseyin Üzmez'le karşılaştırıyor. Adana'ya gelenleri biz davet etmedik, iş garantisi de vermedik. Vatandaşlarımız Türkiye'nin her yerine gidebilirler, iş bulurlarsa çalışırlar. Adana'da işsizlik problemi yoktur. İlimizde işsizlik kurumuna müracaatların sayısı 26 bin 900'dür. Adana'ya dışardan gelip tarlalarda çalışmak isteyenlerin sayısı 56 bindir." ifadesini kullandı.
"TÜRK'ÜM DİYENE İSE 'IRKÇILIK YAPMA, SUS' DENİYOR"
Yoksulluk görmek isteyenlerin Tufanbeyli'nin, Kastamonu'nun, Samsun'un, Afyon'un köylerine gitmesi gerektiğine dikkat çeken Vali Atış, sözlerini şöyle sürdürdü: "Oralarda çocuklar polislere neden taş atmıyor çünkü onlar kötü emeller için kullanılmıyor. Bütün bölgelerde insanlar Türkiye Cumhuriyeti'nin yanında ama vatana ihanet planları yapan yüzde 3-4 insan var. Öyle bir hale geldik ki insanlar birbiriyle konuşurken herhangi bir etnik gruptan bahsedenlerin sırtı sıvazlanıyor, gülünüyor. Türk'üm diyene ise 'ırkçılık yapma, sus' deniyor. Türkiye'de herkes kökeniyle övünebilir, ne mutlu ben ... diyebilir ama izin ver ben de 'Ne mutlu Türküm' diyeyim."
"ANADOLU ERKEĞİ ÇOCUĞUNU VE KARISINI POLİSİN KARŞISINA SÜRMEZ"
Türkiye'deki zenginlerin hepsinin geri kalmış denilen bölgelerden gelmiş insanlar olduğuna değinen Vali Atış, "Türkiye'de televizyon sahipleri, Fenerbahçe Spor Kulübü'nün başkanı o yörenin insanlarıdır. Nasıl ayrım yapıyoruz ki o bölgenin insanları hep iş başında. Biz ayrım yapmadık, yapmıyoruz, yapmayacağız da." dedi.
Vali Atış, sözlerini şöyle tamamladı "Ben onlardan 'Çocuklarınıza sahip çıkın. Türkiye'de ayrılık yoktur. Ben o bölgeden geldim' desin diye bekledim ama demiyorlar, korkuyorlar. Anadolu erkeği korkmaz, çocuğunu ve karısını polisin karşısına sürmez. Eğer bu işi mertçe yapmak istiyorlarsa yüzündeki çorabı çıkarır, polisin karşısına çıkar, gösterisini yapar. Yasalsa biz koruruz, yasadışıysa da gereğini yapar adli makamlara göndeririz. Yoksulluk, işsizlik, geri kalmışlık hepsi palavra, amaç bu ülkeyi bölmektir. Adana Valiliği olarak buna izin vermeyeceğiz."
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.