Sayfalar

3 Ağustos 2008 Pazar

TOPLUMA KAZANDIRMA YASASI

"TOPLUMA KAZANDIRMA YASASI"
Yasa metni...
29 Temmuz 2003
"Terör örgütleri tarafından kandırılarak toplumdan uzaklaştırılıp suç işlemeye yöneltilen bir kısım vatandaşları tekrar topluma kazandırmak" amacıyla 59. Hükümet tarafından hazırlanan ve kamuoyunda "Eve dönüş yasası" olarak adlandırılan "Topluma Kazandırma Yasası Tasarısı", 7 Temmuz 2003'de TBMM'ye sunuldu. Tasarı, 29 Temmuz 2003 tarihinde TBMM Genel Kurulu'nda kabul edildi.

Yasa, 6 Ağustos 2003 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe girdi.

Tasarı, 16 Temmuz'da TBMM İçişleri Komisyonu, 17 Temmuz'da da Adalet Komisyonu'nda ele alındı. Adalet Komisyonu, tasarının af niteliğindeki 4. maddesini, "cezalar arasında orantı sağlamak, daha ağır suça daha ağır ceza, daha hafif suça daha hafif ceza verilmesini temin etmek amacıyla" yeniden düzenledi.

Tasarı'nın TBMM Genel Kurulu'nda görüşülmesine 22 Temmuz'da başlandı. 23 Temmuz'da tasarının 4. maddesinin af niteliğinde olması nedeniyle yapılan açık oylamada, madde reddedildi. Oylamaya katılan 392 milletvekilinden 313'ü kabul, 77'si ret oyu kullandı. 2 milletvekili de çekimser kaldı. Kabul oylarının 330'un altında kalması nedeniyle madde reddedilmiş sayıldı.

Bunun üzerine, yasa tasarısı, Adalet Komisyonu tarafından geri çekildi.

Adalet Komisyonu, 24 Temmuz'da yaptığı toplantıda, reddedilen 4. madde hükümlerini, tasarının 5. maddesine ekledi ve TBMM Genel Kurulu'na sundu.

Tasarı, TBMM Genel Kurulu'nda 29 Temmuz'da ele alındı.

Tasarının eski 5., "Ceza indirimleri, kötüniyetli açıklama ve tekerrür" başlıklı yeni 4. maddesi, Genel Kurul'da tekrar değiştirildi ve 68 ret oyuna karşılık 361 oy ile kabul edildi. Oylamaya 430 milletvekili katıldı, 1 milletvekili çekimser kaldı. Tasarının Geçici Maddesi de 67'ye 353 oy ile kabul edildi.

Tasarının tümünün oylamasına ise 427 milletvekili katıldı. Tasarı, 71 ret oyuna karşılık 356 oy ile kabul edildi.

Yasa, terör örgütünce işlenen suçlara iştirak etmemiş olanlara ceza verilmemesini, terör örgütü suçlarına iştirak edip örgüt hakkında bilgi verenlere ceza indirimine gidilmesini öngörüyor. Yasaya göre, terör örgütünü sevk ve idare edenler ile hüküm kesinleşmeden önce, hakim önünde önceki beyanlarını reddedenler, düzenlemeden yararlanamayacak.

Yasadan yararlanmak isteyen örgüt üyelerinin barınmaları için Şırnak�ta Silopi Yatılı İlköğretim Bölge Okulu, Van�da Vanspor Tesisleri ve Kırklareli�nde Gaziosmanpaşa Göçmen Misafirhanesi hazırlandı.

Topluma Kazandırma Yasası'nın metni şöyle:
(29 Temmuz 2003)
TOPLUMA KAZANDIRMA YASASI

Kanun No. 4959
Kabul Tarihi : 29.7.2003
Resmi Gazete : 6.8.2003 - 25191

Amaç

MADDE 1. - Bu Kanunun amacı, siyasî ve ideolojik amaçla suç işlemek için kurulmuş terör örgütleri mensuplarının topluma yeniden kazandırılması, toplumsal huzur ve dayanışmanın güçlendirilerek devam ettirilmesidir.

Kapsam ve tanım

MADDE 2. - Bu Kanun;

a) Terör örgütü mensubu olup silâhlı mukavemet göstermeksizin kendiliklerinden veya vasıtalı teslim olanlar yahut kendiliklerinden örgütten çekildiği anlaşılanlar ile yakalanmak suretiyle ele geçirilenlerden, terör örgütü tarafından işlenen suçlara;

1) İştirak etmeyenler,
2) İştirak edenler,
b) Terör örgütü mensuplarına, hal ve sıfatlarını bilerek barınacak yer gösteren veya erzak veya silah ya da cephane tedarik eden yahut başka yollardan yardım edenler,

Hakkında uygulanır.

Bu Kanunda geçen terör örgütü terimi; siyasî ve ideolojik amaçla suç işlemek üzere kurulmuş 1.3.1926 tarihli ve 765 sayılı Türk Ceza Kanunu ile ceza hükümlerini içeren özel kanunlarda geçen teşekkül, cemiyet, silâhlı cemiyet, çete, silâhlı çete veya gizli ittifakı kapsar.

Kanundan yararlanamayacaklar

MADDE 3. - Bu Kanun hükümleri;

a) Her ne ad altında olursa olsun en üst seviyedeki yönetim biriminde yer almış olup, tamamı üzerinde etkili olacak şekilde terör örgütünü sevk ve idare edenler,

b) Bu Kanun kapsamında kalmakla birlikte, hükmü kesinleşmeden önce hâkim huzurunda daha önceki beyanlarını reddeden veya bu Kanun hükümlerinden yararlanmak istemediğini beyan eden failler,

c) Haklarında bu Kanun ile 5.6.1985 tarihli ve 3216 sayılı, 25.3.1988 tarihli ve 3419 sayılı, 21.3.1990 tarihli ve 3618 sayılı, 26.11.1992 tarihli ve 3853 sayılı, 28.2.1995 tarihli ve 4085 sayılı, 26.8.1999 tarihli ve 4450 sayılı, 24.2.2000 tarihli ve 4537 sayılı Kanun hükümleri uygulanmış bulunanlardan anılan kanunların kapsamına giren suçları yeniden işleyenler,

Hakkında uygulanmaz.

Ceza indirimleri, kötüniyetli açıklama ve tekerrür

MADDE 4.- Terör örgütü mensubu olup da;

a) Terör örgütü tarafından işlenen suçlara iştirak etmemiş ve bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten sonra silâhlı mukavemet göstermeksizin kendiliklerinden veya vasıtalı olarak teslim olmuş veya kendiliklerinden örgütten çekildiği anlaşılmış olanlardan, bu Kanundan yararlanmak istediğini beyan edenler hakkında ceza verilmez.

b) Bu Kanunun yürürlüğe girmesinden önce terör örgütü tarafından işlenen suçlara iştirak etmiş, ancak bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten sonra silâhlı mukavemet göstermeksizin kendiliklerinden veya vasıtalı olarak teslim olmuş veya kendiliklerinden örgütten çekildiği anlaşılmış olanlar hakkında, bu Kanundan yararlanmak istediğini beyan etmeleri ve terör örgütü içindeki konum ve faaliyetleriyle uyumlu şekilde terör örgütünün yapısı, faaliyetleri, işlenen suçlar ve diğer failler hakkında doğru bilgi verdiğinin tespit edilmesi halinde, işlemiş oldukları suçun vasıf ve mahiyetine göre, idam cezasından dönüştürülmüş müebbet ağır hapis cezası yerine oniki yıl, müebbet ağır hapis cezası yerine dokuz yıl ağır hapis cezası verilir ve diğer cezalar beşte bire indirilerek hükmolunur.

c) Bu Kanunun yürürlüğe girmesinden önce terör örgütü tarafından işlenen suçlara iştirak etmiş veya etmemiş olmakla beraber, bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten sonra yakalanmış olanlardan, bu Kanundan yararlanmak istediğini beyan etmeleri ve terör örgütü içindeki konum ve faaliyetiyle uyumlu şekilde bilgi vermek suretiyle; terör örgütünün dağılmasına veya meydana çıkarılmasına yardım etmeleri ya da verecekleri bilgi ve belgelerle yahut bizzat gösterecekleri çaba ile terör örgütünün amaçladığı suçun işlenmesine engel olmaları halinde, bu bilgileri;

1) Hüküm kesinleşmeden önce verenler hakkında işlemiş oldukları suçun vasıf ve mahiyetine göre, idam cezasından dönüştürülmüş müebbet ağır hapis cezası yerine onaltı yıl, müebbet ağır hapis cezası yerine ondört yıl ağır hapis cezası verilir ve diğer cezalar üçte bire indirilerek hükmolunur.

2) Hüküm kesinleştikten sonra verenler hakkında işlemiş oldukları suçun vasıf ve mahiyetine göre, idam cezasından dönüştürülmüş müebbet ağır hapis cezası yerine yirmiiki yıl, müebbet ağır hapis cezası yerine ondokuz yıl ağır hapis cezası verilir ve diğer cezalar yarısına indirilerek hükmolunur.


Bu Kanun hükümlerinden yararlanmak amacıyla yapılan açıklamaların, kötü niyetle yapıldığı veya delillerin uydurulduğunun anlaşılması halinde, fiil başka bir suç oluştursa bile fail ayrıca beş yıldan az olmamak üzere ağır hapis cezasıyla cezalandırılır ve bu Kanun hükümlerinden yararlandırılmaz.

Bu Kanundan yararlandıktan sonra Türk Ceza Kanununun 81 inci maddesinde öngörülen süreler içinde bu Kanun kapsamına giren suçları yeniden işleyenler hakkında verilecek cezalar yarı oranında artırılarak hükmolunur.

Bu madde hükümleri, terör örgütü mensubu olmayıp da; terör örgütü mensuplarına silâh ve cephane tedarik edenler hakkında da uygulanır. Ancak, maddenin birinci fıkrası kapsamına giren terör örgütleri mensuplarına sadece barınacak yer gösteren veya erzak tedarik eden yahut başka yollardan yardım edenlere ceza verilmez.

Koruma tedbirleri

MADDE 5. - Haklarında Türk Ceza Kanununun 170 inci maddesi ile 171 inci maddesinin son fıkrası ve terör örgütü içindeki konum ve faaliyetleriyle uyumlu bilgi verdikleri tespit edilerek bu Kanun hükümleri uygulananlar için, mahkeme kararının kesinleşmesi beklenmeksizin ilgilinin isteği hâlinde gerekli görülen koruma tedbirleri ile kişinin topluma kazandırılması için her türlü tedbir İçişleri Bakanlığı tarafından alınır.

Alınacak tedbirlerin uygulanmasında İçişleri Bakanlığı ile ilgili diğer kurum ve kuruluşlar gerekli her türlü gizlilik kurallarına uymak zorundadırlar. Bu fıkra hükümlerine aykırı hareket edenler hakkında iki yıldan üç yıla kadar hapis cezasına hükmolunur.

Koruma tedbiri uygulanacak kişiler ile tedbirin çeşidi, şekli ve bunlarla ilgili harcamalar İçişleri Bakanlığınca çıkarılacak bir yönetmelikle belirlenir. Koruma tedbirleri yönünden ilgili kurum ve kuruluşlar İçişleri Bakanlığının taleplerini gecikmeksizin yerine getirirler.

Koruma tedbirlerinin uygulanması ile ilgili harcamalar İçişleri Bakanlığı bütçesinin ilgili tertibine konulan ödenekten karşılanır. Bu ödenekten yapılacak harcamalar, İçişleri Bakanlık makamının onayına dayanılarak 26.5.1927 tarihli ve 1050 sayılı Muhasebei Umumiye Kanununun değişik 77 nci maddesinde belirtilen esaslar doğrultusunda tahakkuk ettirilerek ödenir. Bu harcamalar hakkında 4.1.2002 tarihli ve 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu hükümleri uygulanmaz.

Bu madde uyarınca kimlikleri değiştirilenlerin yeni kimlikleri adli sicil kayıtlarına işlenir ve sicilleri sadece Adalet Bakanlığı Adli Sicil ve İstatistik Genel Müdürlüğündeki merkezi adli sicilde bulundurulur.

5.6.1985 tarihli ve 3216 sayılı Kanun ile 25.3.1988 tarihli ve 3419 sayılı Kanun hükümlerinden yararlananlar hakkında koruma tedbirlerinin uygulanmasına devam edilir.

Verilen bilgilerin araştırılması

MADDE 6. - Bu Kanuna göre yetkili mercilere ve mahkemelere bilgi verildiği takdirde yetkili merciler ve mahkemeler bunu derhal ve gizlilik kaydı ile İçişleri Bakanlığına bildirirler.

Bu Kanunun uygulaması bakımından mahkeme, verilen bilgi ve açıklamanın doğruluğunu ayrıca İçişleri Bakanlığı vasıtasıyla araştırır. Mahkeme verilen bilgi ve açıklamaların araştırılması bakımından sanığın tüm aşamalardaki ifade ve açıklamalarının yer aldığı bir dosyayı İçişleri Bakanlığına gönderir. İçişleri Bakanlığı mahkemenin yazısı üzerine, konuyu en kısa zamanda inceleyerek mahkemeye gerekçeli bir rapor verir.

Verilen bilginin doğruluğunun araştırılması bakımından zorunlu görülen hâllerde hükümlü veya tutuklular, araştırmayı yürütmekle görevli makamın isteği ve savcının talebiyle, hükümlü veya tutuklunun rızası alınmak koşuluyla hükümlü veya tutuklunun bulunduğu yerdeki mahkemenin kararıyla ceza infaz kurumu veya tutukevinden alınabilirler. Zabıta muhafazasında kalınacak süre, işin niteliğine göre mahkemece tespit olunur. Hâkim, her defasında karar vermeden önce hükümlü veya tutukluyu dinler. Ancak bu süre her defasında dört günü, hiçbir surette onbeş günü geçemez. Bu süre hükümlülük ve tutuklulukta geçmiş sayılır. Hükümlü veya tutuklunun sağlık durumu, ceza infaz kurumu veya tutukevinden ayrılış ve dönüşlerinde doktor raporuyla tespit edilir. Zabıta muhafazasında kalınan sürede yapılan işlemlere ilişkin belgelerin bir örneği, ilgilinin dosyasında muhafaza edilmek üzere İçişleri Bakanlığına gönderilir.

Bu Kanunun uygulandığı hâllerde, mahkemece gerekli görülürse infazın tehirine karar verilebilir.

Bu Kanun hükümlerinden yararlananlar hakkındaki hükmün bir örneği, kesinleşmesini takiben mahkemece İçişleri Bakanlığına gönderilir.

30.7.1999 tarihli ve 4422 sayılı Çıkar Amaçlı Suç Örgütleriyle Mücadele Kanununun 7 nci maddesi kapsamına giren ve koruma tedbiri uygulanacak kişilerle ilgili işlemler esnasında, bu Kanunla düzenlenen koruma tedbirleri kapsamında bulunup bulunmadıkları ilgili tanık koruma birimlerince araştırılır.

Yürürlükten kaldırılan hükümler

MADDE 7. - 25.3.1988 tarihli ve 3419 sayılı Bazı Suç Failleri Hakkında Uygulanacak Hükümlere Dair Kanun, ek ve değişiklikleri ile birlikte yürürlükten kaldırılmıştır. Diğer kanunlarda yürürlükten kaldırılan 25.3.1988 tarihli ve 3419 sayılı Kanuna yapılan atıflar bu Kanuna yapılmış sayılır.

GEÇİCİ MADDE 1.- Terör örgütü mensubu olup da bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önce kendiliklerinden örgütten çekildiği anlaşılanlardan veya teslim olanlardan yahut yakalananlardan bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten itibaren altı ay içinde yetkili makam veya mahkemeye başvurup da bu Kanun hükümlerinden yararlanmak istediğini beyan edenlerden, durumlarına göre şartları yerine getirmiş olanlar veya getirenler hakkında da bu Kanun hükümleri uygulanır.

Yürürlük

MADDE 8.- Bu Kanun, yayımı tarihinde yürürlüğe girer ve 4 üncü maddenin birinci ve son fıkrası yayımı tarihinden itibaren altı ay sonra yürürlükten kalkar.

Yürütme

MADDE 9. - Bu Kanun hükümlerini Bakanlar Kurulu yürütür.
26.12.2007


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.