Sayfalar

2 Ağustos 2008 Cumartesi

SİYASETÇİ TİPLERİ

Siyasetçi Tipleri;


Bu tiplemeleri yazarken kendi dağarcığımdam yararlandım.Daha doğal olduğuna inanıyorum.

A-Ahmaklar:Bunlar siyasete yeni giren,her şeyin vatan ve millet çıkarlarını korumak olduğunu sanan acemi siyasetçilerdir.Çok heyecanlı olup,bir kaç sihirli dokunuşla,hatta kendisinin erkek hareketleri ile her şeyi çözeceğini sanırlar.Trafik,vergi v.b. suçlarını üç kuruş rüşvetle çözmeye alışık olduklarından,yabancı devlet adamları ile ülke sorunlarını aynı yalamalıkla çözeceklerini sanırlar.Mecliste genellikle parmak kadıranlar arasında bunlardan çoktur.

B-Ortalar: Bunlar olayların gelişmelerine göre tavır takınırlar ve sonunda iyi kötü bir pazarlık yaparak devlet adına birşeyler kurtarmaya çalışırlar.Ancak, daha önce devlet işleyişi,ülkesinin ekonomik,siyasi gerçeklerini gazete manşetlerinden takip ettikleri için her işlerinde bildiklerini yeniden öğrenirler ki,genelde zarar getirirler.

Bunlarda mecliste parmak kaldırmaya yarayan tiplerdir.

C-Kurnazlar:Bunlar sadece seçim için harcadıkları masrafları ve kendisini oraya çıkaranların çıkarlarını düşünürler.Bunlar için vatan-millet cebindeki paradan ve kazancından ibarettir.Genelde hükümetlerin gözden düşmelerinde ve siyasetin yozlaşmasında büyük rol oynarlar.Seçim öncesi destek aldıkları kişi ve kurulumların iş takipleri ile görevlidirler.Devletin varlığına ilişkin konularda tam birlik gösterirler.Bu yönden vatanseverler grubuna girerler.Bunlar safi parmak kaldırmak için meclise girmişlerdir.

D-Bürokratlar:Bunlar devlet bürokrasisi içinde yetişmiş,devlet işleyişini ve takip edilecek yollarını bilirler.Devleti yürüten bunlardır.Ancak çoğu o mevkilere gelinceye kadar bir takım ahlaki değerlerinden taviz vermeye alıştıklarından biraz yılgın ve korkaklaşmışlardır.Yerinde bazı davranışları göstermekte hep geç kalırlar.Bazan bunların da kurnazları vardır.

E-Üniversiteliler: Bunlar hayatın gerçeklerini hep üniversitede öğrencilerine anlattıkları ilkeler bütününden ibaret görürler.Yazdıklarına kendileri de inanmazlar.Hayatta gerçek başarıları yoktur.

Klasik matbu işler dışında bir işe yaradıkları görülmemiştir.Çoğunlukla halkın uyutulması konularında tv programları,gazete köşe yazıları ile hükümet icraatlarını duyurmada kullanılırlar.Faydalıları ise azdır.Çünkü gerçek hayat kitaplardaki gibi değildir.Kitaplar yaşamı yazmazlar,yaşam kitapları yazar ve yazdırır.

Genellikle yasa,tüzük,yönetmelik hazırlama işleri,toplumun tepkilerini frenleme gibi konularda bunların faydası tartışılmaz.

Ülkedeki bir çok olumlu veya olumsuz hareketlerin kaynaklarını üniversitelerde onlar yaratırlar.(Anarşi-bölücülük veya vatansever gençlik gruplarının,orman dikme,kitle eğitimleri konularında projeler oluşturulmaları, gibi)

F-Gerçekçiler:Bunlar iş,siyaset,toplum yönetimi gibi konulara kafa yormuş,iş ve devlet tecrübesi edinmiş,ülkesi ile dünya gerçekleri arasında yüzde 80-90 net karar verebilecek düzeyede insanlardır.Çok az bulunurlar.En faydalıları bunlardır.Allah ülkeyi işbirlikçi olanlarından korusun.

G-Liderler:Bunlar herhangi bir nedenle iç ve dış işbirlikçilerin ortak kararları ile halka seçmesi için gösterilmiş, şişirilmiş,aslında göründükleri veya anlatıldıklarının çeyreği bile olmayan tiplerdir.Kendi fikirleri ve inançları ile değil,kendisini o yerde tutanların dediklerini yaptıkları için "dansözlükleri" ile meşhurdurlar.Halkla bire bir ilişkilerinde halkın nefretini kazanırlar.O zaman gerçek kişilikleri ortaya çıkar.Çoğunlukla her sözlerinin ardından hükümet sözcüleri,danışmanları,müsteşarları vs.düzeltmeler yaparlar.

Gerçek liderler ise yüz yılda bir ya çıkarlar ya çıkmazlar.Bu konuda gerçek bir sıkıntı vardır.

H-Hainler: Bunlar her zaman dış güçlerin ve içerdeki işbirlikçilerin emirleri ile hareket ederler.Ne oldukları belli olmaz.1985 yılında bir Alman Başbakanı Rusya Casusu olmaktan tutuklanmıştır.Bizde ise hep vatanseverler vardır.Ama halkımz dünyanın en verimli coğrafyasında olduğu halde hiç gün yüzü görmemiştir.

Her mevki ve kademede iyi yerlerde görevler alırlar.

Bir kaç başarı kazanması sağlanarak basında reklam edilirler.Yüksek görevlere getirilirler,sonra yıllarca devleti bile yönetirler.Halk onları bir kahraman sanır.Ama o hainliğini iyi bilir.

Hainlerin başında bulunduğu ülke halklarının yaşam biçimleri;

Halkı, pasif,miting alanlarına toplanamayan,devletten hesap soramayan,pısırık,cahil ve korkak olan ülkelerde mükemmel verimli olurlar.

Bir an gecikmenin ülkesinin varlığını bitirebilecek durumlarda bile önlem almazlar ve hizmetinde bulundukları ülkelere giderek talimat alırlar.

Bu ülkelerin halklarına sürekli "Polyannacılık" öğretilir."Şükret,senden daha kötüsü var", "Birgün kader sana da güler (Fakirliğine her gün güler)" , "Garip kuşun yuvasını Allah yapar"(Allah biraz ağırdan alır.Sonunda bulduğunla kalırsın),"Sofradaki ekmek kırıntılarını da topla ye cennetlik olursun"(Vücuduna giren bakterile hasta eder erken ahrete kavuşursun),"Haline şükretmeyen nankördür" (Bu duruma geldin mi asker-polis içeri atar mı atar) v.b.gibi dini ve devlet içerikli yalanlarla sürekli yokluk içinde yaşama benimsetilmiştir.

Çoğunlukla,Ferdi Tayfur ve Orhan Gencebay,Avare, türü arabesk filimlerle ve onların şarkılarıyla uyutulurlar.Buldukları üç beş kuruşla da içki ve kasetler alıp sarhoş yaşarlar.

Aile yaşamları pek olmaz,acı,kayıp,hastalık,boşanmalarla doludur.

En çok namus davaları görülür.

Ülkemizden Örnekler:

Son günlerde özelleştirme ve yabancı sermaye,borsanın yükselmesi yabancılara mülk satışı gibi konularda oldukça ilerleme kaydedildi.

Türk ve Müslüman asıllı kaç sermaye varsa hemen hemen hepsine TMSF el koydu ve yabancılara sattı.Son olarak bu gün Aydın ilçelerinde böyle bir el koyma haberi vardı.

II.Murad zamanından beri,tarım,ticaret,devlet yönetimi dahil her şeyini devşirmelere yürüttüren Osmanlı tarihinde ilk kez Atatürk ile bir şey oldu.Onu da anlamadı.Şimdi dış güçler bu şansı da geri alıyorlar.

Ordu da profesyonelleştirildikten sonra görün ne hallere düşeceksiniz.Ben de dahil.Yürümezseniz sizi duyan olmaz.Olay çıkarmadan kuzu kuzu protestonu yap gel.

Daima "Hükümet uyma,Sabrımzı taşırma" sloganını kullanınız.İyi gördüğünüz siyasileri överek desteklerini alınız.Onları da bazan gazlayınız ki sizin için bir şeyler yapsınlar.

Mesela Başbakanımızı hep yerden yere vurmayalım.Bu gün Romanya'dan her tarafa tek kelimeyle "muhteşem" mesajlar verdi.İnanın gözlerim yaşardı.

Bir de Barzani-Talabani'yi bitirebilirse terörü oldukça yıpratmış olur.O zaman daha da mutlu oluruz.İkinci Atatürk bile olabilir.

ABD-AB ülkelerini turlarken,pısırık görüntülerle karizmayı çizdirdikten sonra Romanya'dan böylesine "Erkek" konuşmalar çok duygulandırıcıydı.

Ama Operasyon Talabani-Barzani eşkiyalarını bitirmedikçe,bir kaç gariban kandırılmışın,her biri 50-100 milyara mal olan eşkiya cesetleriyle bizleri avutursa o zaman işte bu tanıma girecektir.

Eğer Türk halkı şu bir kaç gün içinde yaptığı mitingleri yapmasaydı inanın bu günlerde memleketin sekiz-on parçaya bölünmesi gerçekleşmiş olacaktı.

Halkımın bu özelliğini yıllarca koruması kalıcılığı ile eşdeğerdedir.

Son olarak Deliler:

Örnekleri vermek yeterli,özellik saymaya gerek yok

Deli İbrahim:

Deliliği: Diğer padişahların vezirler toplasın diye yerlere attığı altınları vezirler küçük düşmesin diye aslanlı bahçenin havuzuna atardı.Aslan korkusundan kimse girip alamazdı.Bu yüzden deli dediler.

Deli Petro:

Deliliği: Rus çarı iken,İsveç'e gitti ve gemi tersanesinde kalas taşıdı ve gelerek Karadenize en büyük donanmayı kurdu.Çağdaş Rusya'nın temellerini attı.Sadece bizde deli denir-Tüm dünya Büyük Petro der.

Hitler:

Deliliği:Yahudilerin zengin ve hırslı olmasına ve İsa'yı öldürmelerie kıl kapıp onları fırınlarda yaktı.O önceden olmuştu diyenlere "Ben yeni öğrendim" dedi.

Mussolini:

Deliliği:Çoktan tarih olmuş Roma İmparatorluğunu kurmaya kalktı,geç kaldığını anlayamadı.Halkını boşuna kıydırdı.

Tayyip Erdoğan :

Deliliği:Başörtü davasına orduya ve yargıya kızıp ABD-AB ile işbirliğine girdi.Ülkesinin bölünmesi yıkılması için her öneriye evet dedi.Millet bastırınca şaşırdı.Şimdi de bağlaşıklarına posta koyuyor ve şaşkın.Ülkesinin tarihi düşmanlarından övgü alan ilk Başbakan.

George BUSH :

Deliliği: Kendisini İncil'deki "Mesih" sanıyor.Güney kutbundan Kuzey kutbuna,batıdan doğuya İbrani-Hint kavimleri dışında tüm insanların Yecüc-Mecüc olduğuna inanıyor.Son (5) beş yıl içinde sadece Irak'ta 1000.000. kişi öldü.Toplam 10 milyon kişi mağdur oldu.İki ülkeyi istila etti.İki gin önce 36 Iraklı çocuk onun askerleri tarafından "Terörist" sanıldığı söylenilerek silahla taranarak öldürüldü.

Şu an da B.O.P eş başkanı ,Nato,BM üyesi,müttefiki Türkiye'ye zarar veren,askerlerini öldüren ve kendisinin de"TERÖRİST" ilan ettiği Terör örgütüne operasyon yaptığı için savaş ilan etmek üzere.Çünkü kendisi terörü desteklediğini açıkça göstermiş oldu.

ABD DIŞARI,ADAMLARINI ALDA GİT"


Keykubat




25.10.2007

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.